Son İletiler

Sayfa: [1] 2 3 ... 10
1
Dini Konular/ Manevî Değerlerimiz / DÂR- ÜL HARP NEDİR?
« Son İleti Gönderen: is Nisan 09, 2023, 12:12:30 ÖÖ »
DÂR- ÜL HARP NEDİR?

           ÖNEMLİ NOT: YAZI TEKEMMÜL ETTİKTEN(TAMAMLANDIKTAN) SONRA İLAVE EDİLECEKTİR. BİLGİLERİNİZE...

           Saygılarımla. 08.04.2023 2323:53
2
KUR' AN ÂYETLERİ(008) / CİN, MELEK, ŞEYTAN HAKKINDAKİ ÂYETLER
« Son İleti Gönderen: is Mart 25, 2023, 12:26:31 ÖS »
CİN, MELEK, ŞEYTAN HAKKINDAKİ ÂYETLER

           MELEKLERE: «ÂDEM’E SECDE EDİN!» DEDİK, HEMEN SECDE ETTİLER. YALNIZ İBLİS DAYATTI, KİBRİNE YEDİREMEDİ, İNKÂRCILARDAN OLDU:
           2. Bakara Sûresi 34. Âyet- i Kerîme(7. Sayfa):
           “34. Ve o zaman meleklere: «Âdem’e secde edin!» dedik, hemen secde ettiler. Yalnız İblis dayattı, kibrine yediremedi, inkârcılardan oldu.”


           MELEKLERE "ÂDEM' E SECDE EDİN" DEDİK. HEPSİ SECDE ETTİLER, YALNIZ İBLİS, SECDE EDENLERDEN OLMADI:
           7. A’ râf Sûresi 11. Âyet- i Kerîme(152. Sayfa):
           "11. Sizi yarattık, sonra size biçim verdik, sonra da meleklere: «Âdem’e secde edin» dedik; hepsi secde ettiler, yalnız İblis, secde edenlerden olmadı."


           İBLİS HÂRİÇ OLMAK ÜZERE MELEKLER ÂDEM' E HEMEN SECDE ETTİLER:

           İBLİS CİNLERDENDİ, RABB' İNİN EMRİNDEN DIŞARI ÇIKTI:
           18. Kehf Sûresi 50. Âyet- i Kerîme(300. Sayfa):
           "50. Yine o vakti hatırla ki biz, meleklere: «Âdem’e secde edin!» demiştik. İblis hariç olmak üzere onlar hemen secde ettiler. İblis cinlerdendi, Rabbinin emrinden dışarı çıktı. Şimdi siz beni bırakıp da İblis’i ve soyunu dostlar mı ediniyorsunuz? Halbuki onlar sizin düşmanınızdır. Zalimler için bu ne kötü bir değişmedir."


           MELEKLERE: «ÂDEM' E(HÜRMET İÇİN) SECDE EDİN» DEMİŞTİK; İBLİS’TEN BAŞKA HEPSİ SECDE ETMİŞ, O ÇEKİNMİŞTİ:
           20. Tâhâ Sûresi 116. Âyet- i Kerîme(321. Sayfa):
           "116. Bir vakit meleklere: «Âdem(e hürmet) için secde edin» demiştik; İblis’ten başka hepsi secde etmiş, o çekinmişti."


           BİR VAKİT MELEKLERE:
           "ÂDEM' E SECDE EDİN" DEMİŞTİK. İBLİS' TEN BAŞKA HEPSİ SECDE ETTİLER:

           17. İsrâ Sûresi 61. Âyet- i Kerîme(289. Sayfa):
           "61. (Yine unutma ki) Bir vakit meleklere: «Âdem’e secde edin» demiştik. İblis’ten başka hepsi secde ettiler. O ise: «Ben bir çamurdan yarattığın kimseye mi secde ederim?» demişti."


           CİNLER, İNSAN VÜCUDUNUN GÖZENEKLERİNDEN GEÇEBİLEN, GÜÇLÜ BİR ATEŞTEN YARATILMIŞTIR:
           15. Hicr Sûresi 27. Âyet- i Kerîme(264. Sayfa):
           “27. Cinleri de daha önce insan vücudunun gözeneklerinden geçebilen güçlü bir ateşten yarattık.”


           Bu Âyet’ de Allah cinlerin “…daha önce…” yaratıldığını/ insanların yaratılmasından önce cinlerin var olduğunu, Âyet’ in başında bildirmekte ve yapılarının ne olduğunu da:

           …insan vücudunun gözeneklerinden geçebilen güçlü bir ateşten yarattık.” demek suretiyle, açıklamaktadır. Bu Âyet’ den anlaşılacağı üzere, cinlerin insanlardan önce yaratıldıkları ve cinlerin,  insan vücudunun gözeneklerinden geçebilen, güçlü bir ateşten yaratıldığının bildirilmesi ile, cinlerin mahiyetlerinin, ya da varlıklarının tartışılması yapılmamalı; inananlar tarafından, “inandık; iman ettik” demek suretiyle tasdik edilerek tartışmaya girilmemelidir. Zira iman bunu gerektirir.

           Yarattığı insana secde etmelerini Melek’ lerden isteyen Allah, aşağıdaki Âyet’ inde:

           BİR VAKİT MELEKLERE:
           "ÂDEM' E SECDE EDİN" DEMİŞTİK. İBLİS' TEN BAŞKA HEPSİ SECDE ETTİLER:

           17. İsrâ Sûresi 61. Âyet- i Kerîme(289. Sayfa):
           "61. (Yine unutma ki) Bir vakit meleklere: «Âdem’e secde edin» demiştik. İblis’ten başka hepsi secde ettiler. O ise: «Ben bir çamurdan yarattığın kimseye mi secde ederim?» demişti."


           Allah, Âdem’ e secde etmelerini Melek’ lere söylediğinde, İblis’ ten başka bütün Melek’ ler secde etmişler; ancak İblis secde etmemiştir.

           Aşağıdaki Âyet’ te de Allah:

           "BEN CİNLERİ VE İNSANLARI ANCAK BANA İBADET ETSİNLER DİYE YARATTIM:
           51. Zâriyat Sûresi 56. Âyet- i Kerîme(524. Sayfa):
           “56. Ben cinleri ve insanları ancak bana ibadet etsinler diye yarattım.” diyerek cinlerin varlığının tartışılamayacağını kesin olarak bildirmiştir. Bu tartışmalara son veren Allah' tır. İnananlar için, bu kesin bir hükümdür. Aklı başında olan hiç bir Mü' min, cinlerin varlığını tartışmaz. Tartışamaz. Zira cinler vardır ve gerçektir. Zira cinler vardır ve gerçektir. Bu ifadenin sahibi Allah’ tır.

           Safsatacı/ yalancı/ menfaat peşinde koşabilen ve “Cinci Hoca” denilen kimselerin, cinlerden bahisle, insanları istismar etmelerinin önüne geçebilmek için, bu konuda yetkili olan Diyanet Teşkilâtı uzmanlarının, bilinçli olarak, yerinde ve zamanında verecekleri cevaplara ihtiyaç vardır.

           Yerinde kullanılmadığında, yalan yanlış ve gerçeğe aykırı bilgilerle doldurulabilen internetin, zararlı etkilerinin giderilebilmesi için, bu yetkililerin çok uyanık olmaları, sosyal medyada cinlerle ilgili tüm siteleri ve bilgileri kontrol etmeleri gerekmektedir. Bu takipleri yapmadıktan sonra, uzman bulunduran görevli müesseselerin/ uzmanlaşan öğretim üyelerinin, bu milletin masum zihinlerine yerleştirilebilecek yanlış bilgilerin önlenmemesinin sorumluluğunu taşımaları gerekir. Bu sorumluluğu taşımayan görevlilerin kazançlarını hak etmediklerini söylemek, yanlış bir tespit olmasa gerektir. Aşağıdaki Âyet’ de:

           "CİNLERDEN İYİ OLANLAR DA VAR, KÖTÜ OLANLAR DA VAR:
           72. Cin Sûresi 11. Âyet- i Kerîme(573. Sayfa):
           “11. Doğrusu bizler; bizden iyi olanlar da var, olmayanlar da var. Biz çeşitli yollara ayrılmışız.”


           CİNLERDEN MÜSLÜMANLAR DA VAR, HAK YOLDAN SAPANLAR DA VAR. MÜSLÜMAN OLANLAR, İŞTE ONLAR DOĞRU YOLU ARAYANLARDIR:
           72. Cin Sûresi 14. Âyet- i Kerîme(574. Sayfa):          
           "14. «Ve biz, bizlerden müslümanlar da var, hak yoldan sapanlar da var. Müslüman olanlar, işte onlar doğru yolu arayanlardır.»"


           Bu Âyet’ lerde cinlerin ifadelerini veren Allah, kesin olarak cinlerin varlığını, yine cinlerin sözlerinden nakletmek suretiyle bildirmektedir. Bu Âyet’ lerde belirtildiği üzere, cinlerde de, iman edenlerin olduğu gibi, iman etmeyenlerin de bulunduğunu, cinler söylemektedir.

           MELEKLER İNSANIN YARATILIŞI İLE ONA SECDE ETTİLER:

           ŞEYTAN DUMANSIZ ATEŞTEN YARATILDIĞI İÇİN İNSANA SECDE ETMEDİ:

           15. Hicr Sûresi (28.- 31.) Âyet- i Kerîmeler(264. Sayfa):
           “28. Ey Peygamber! Rabbinin meleklere şöyle dediğini hatırla: «Ben, kuru balçıktan, şekil verilmiş kokuşmuş çamurdan bir insan yaratacağım. »”
           “29. Ben, onun yaratılışını tamamladığım ve ona ruhumdan üflediğim zaman, siz hemen onun için secdeye kapanın.”
           “30. Bunun üzerine meleklerin hepsi toptan secde ettiler.”
           “31. Yalnız İblis hariç. O secde edenlerle beraber olmaktan çekinmişti.”


           Bu dört Âyet- i Kerîme, Şeytan' ın da cinlerden olduğunu açıklığa kavuşturan Âyet- i Kerîme’ lerdir. Burada henüz insan yaratılmamıştır. Sadece melekler ve cinler vardır. Zira:

           ALLAH, MELEKLERE, "YERYÜZÜNDE BİR HALİFE YARATACAĞIM" DEDİ:
           2. Bakara Sûresi 30. Âyet- i Kerîme(7. Sayfa):
           "30. Bir zamanlar Rabb’in meleklere: «Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım» demişti. (Melekler): «A!.. Orada bozgunculuk yapacak ve kan dökecek birisini mi yaratacaksın? Oysa biz seni överek tesbih ediyor ve seni takdis ediyoruz» dediler. (Rabb’in): «Ben sizin bilmediklerinizi bilirim.» dedi."

           Bunu ifade eden Allah’ tır. O halde Melekler Âdem Aleyhisselâm’ dan önce yaratılmışlardır."

           Bu Âyet karşısında, meleklerin tamamı ilk insan Âdem Aleyhisselâm' a secde etmesine rağmen, sadece "İblis" olarak adlandırılan Şeytan secde etmemiştir. Şeytan'ın cinlerden olduğunu Allah:

           İBLİS CİNLERDENDİ, RABB' İNİN EMRİNDEN DIŞARI ÇIKTI:
           18. Kehf Sûresi 50. Âyet- i Kerîme(300. Sayfa): bu Âyet' i ile bildirmektedir.

           Henüz insan yaratılmadı.
           Allah, Meleklere ilk insan Âdem Aleyhisselâm' ı yaratacağını söyledi. 
           Allah Âdem’ i yarattı. Meleklerden Âdem' e secde etmelerini istedi.
           Tüm melekler secde ettiler,
           Cinlerden olan "İblis" isimli Şeytan;  secde etmedi.

           "BEN CİNLERİ VE İNSANLARI ANCAK BANA İBADET ETSİNLER DİYE YARATTIM:
           51. Zâriyat Sûresi 56. Âyet- i Kerîme(524. Sayfa)
           “56. Ben cinleri ve insanları ancak bana ibadet etsinler diye yarattım.” demektedir. Burada yaratılan iki mahlûk cinler ve insanlardır. Âdem' e secde etmesini isteyen Allah' tır. Secde etmeyen Şeytan cinlerdendir(18. Kehf Sûresi 50. Âyet- i Kerîme). Cinlerin yaratılması insanlardan öncedir.

           İHLÂSLI KULLAR ÜZERİNDE ŞEYTANIN TESİRİ YOKTUR:

           ŞEYTAN' A ALLAH:
           "SANA UYAN AZGINLARDAN BAŞKA, KULLARIMIN ÜZERİNDE HİÇBİR NÜFUZUN YOKTUR" DEDİ:

           15. Hicr Sûresi (39.- 42.) Âyet- i Kerîmeler(265. Sayfa):
“39. İblis şöyle dedi: «Rabbim! Beni saptırdığın için, mutlaka ben de yeryüzünde onlara günahları süsleyeceğim ve onların hepsini mutlaka azdıracağım!»”
“40. «Ancak içlerinden ihlaslı kulların müstesnâdır.»”
“41. Allah şöyle buyurdu: «İşte bana ulaşan dosdoğru yol budur.»”
“42. «Sana uyan azgınlardan başka, kullarımın üzerinde hiçbir nüfuzun yoktur.»”


           Şeytan, Allah’ tan, insanları hak yoldan çıkarmak üzere, kıyamete kadar izin aldı. İnsanlara günahları süsleyerek onları yoldan çıkaracağını, «Ancak içlerinden ihlaslı kulların müstesnâdır.» diyerek, ihlâslı kulların yoldan çıkarılamayacağını bildirdi. Burada şeytanın dahi, ihlâslı kulları yoldan çıkaramayacağını bildiğinin, itirafıdır. 42. Âyet’ te, «ŞEYTAN' A ALLAH: "SANA UYAN AZGINLARDAN BAŞKA, KULLARIMIN ÜZERİNDE HİÇBİR NÜFUZUN YOKTUR" DEDİ» diyerek, inanan insanlar üzerinde Şeytan' ın nüfuzunun olmadığını, Allah, bu Âyet ile tescillemiştir.

           Şeytan' ın insanlar üzerine tesirlerinin olmadığını Âyet hükmü ile idrak eden bir kimse, Şeytan' ın yalanlarına kanmaz ve kendisine istemedikten sonra zarar veremeyeceğinin bilinci içinde yaşar. Yaşantısının her döneminde Şeytan’ dan korkulmayacağının bilincinde olduğundan, Şeytan’ ın iğvalarına(kandırmacalarına) kapılmaz. Yaşantısını huzur içinde tamamlar.

           Saygılarımla. 25.03.2023 10:33

ÖNEMLİ NOT:

           NOT(1): KİTABIMIN FORMATI GEREĞİ:

           1- EZBERLEMEMİZ GEREKEN ÂYET' LERİ KISACA BAŞLANGIÇ CÜMLESİNE KIRMIZI FONTLA;
           2- ALTINA SÛRE NUMARASI, SÛRE ADI, ÂYET NUMARASI, HANGİ SAYFADA OLDUĞUNU MAVİ FONTLA;
           3- ÂYET MEÂLİNİ SİYAH FONTLA YAZMAKTAYIM.           BU FORMAT, TEKRAR ETMELERİ BARINDIRSA DA, OKUMADA GERİ DÖNMELERİ ÖNLEME AÇISINDAN ZAMAN

 KAZANDIRACAĞI İÇİN, FAYDALI OLACAKTIR KANAATİNDEYİM.


           NOT(2):  KİTAPTAN DAHA FAZLA OKUYUCUYA ULAŞABİLECEĞİM İÇİN, SİTEMDE(www.koseyazilarinayorumlar.com), TÜM AÇIKLAMALI ÂYET’ LERİ SUNMAKTAYIM, İNŞALLAH!

3
KUR' AN ÂYETLERİ(008) / KUR' AN- I KERÎM' DE PEYGAMBERLERE ÂYET' LERLE VERİLEN GÖREVLER
« Son İleti Gönderen: is Mart 18, 2023, 01:31:00 ÖS »
KUR' AN- I KERÎM' DE PEYGAMBERLERE ÂYET' LERLE VERİLEN GÖREVLER

ALLAH HER PEYGAMBERİ KENDİ KAVMİNİN DİLİYLE GÖNDERDİ Kİ, ONLARA APAÇIK ANLATSIN:
14. İbrâhim Sûresi 4. Âyet- i Kerîme(256. Sayfa):

ALLAH MUHAMMED’ İ ŞÂHİT, MÜJDELEYİCİ VE UYARICI OLARAK GÖNDERMİŞTİR:
48. Fetih Sûresi 8. Âyet- i Kerîme(512. Sayfa):

ALLAH MUHAMMED' İ ŞAHİT, MÜJDELEYİCİ VE UYARICI OLARAK GÖNDERMİŞTİR Kİ, MUHAMMED' E SAYGI GÖSTERESİNİZ VE SABAH AKŞAM ALLAH' I TESBİH EDESİNİZ:
48. Fetih Sûresi 9. Âyet- i Kerîme(512. Sayfa):

ALLAH PEYGAMBERİ MÜJDECİ VE UYARICI OLARAK GÖNDERMİŞTİR:
25. Furkan Sûresi 56. Âyet- i Kerîme(366. Sayfa):

ALLAH PEYGAMBERİNİ BÜTÜN İNSANLARA BİR MÜJDECİ VE BİR UYARICI OLARAK GÖNDERMİŞTİR:
34. Sebe’ Sûresi 28. Âyet- i Kerîme(432. Sayfa):

ALLAH’A İTAAT EDİN, PEYGAMBER’E DE İTAAT EDİN. YÜZ ÇEVİRİRSENİZ BİLİN Kİ, ELÇİMİZE DÜŞEN APAÇIK BİR DUYURMADIR:
64. Teğâbun Sûresi 12. Âyet- i Kerîme(558. Sayfa):

BEN ALLAH TARAFINDAN GÖNDERİLMİŞ APAÇIK BİR UYARICIYIM:
51. Zâriyat Sûresi (50.- 51.) Âyet- i Kerîmeler(523. Sayfa):

BEN ANCAK APAÇIK BİR UYARICIYIM:
26. Şuarâ Sûresi 115. Âyet- i Kerîme(373. Sayfa):

BEN ANCAK APAÇIK BİR UYARICIYIM:
46. Ahkâf Sûresi 9. Âyet- i Kerîme(504. Sayfa):

BEN İMAN EDECEK BİR KAVME MÜJDE VEREN VE UYARAN BİR PEYGAMBERDEN BAŞKA BİRİ DEĞİLİM:
7. A’ râf Sûresi 188. Âyet- i Kerîme(176. Sayfa):

(NUH ALEYHİSSELÂM) "BEN SİZE AÇIK BİR UYARICIYIM.
ALLAH' A KULLUK EDİN.
ALLAH' TAN KORKUN.
PEYGAMBER' İNİZE(BANA) İTAAT EDİN." DEDİ:

71. Nuh Sûresi (2.- 3.) Âyet- i Kerîmeler(571. Sayfa):

BEN  UYARAN VE MÜJDE VEREN PEYGAMBERİM:
7. A’ râf Sûresi 188. Âyet- i Kerîme(176. Sayfa):

BİZ HANGİ MEMLEKETİ HELÂK ETTİKSE, MUHAKKAK ONU UYARICI PEYGAMBER' LERİ OLMUŞTUR:
26. Şuarâ Sûresi 208. Âyet- i Kerîme(377. Sayfa):

BİZ GÖNDERİLMİŞ ELÇİLERİZ. BİZE DÜŞEN DE SADECE APAÇIK TEBLİĞDİR:
36. Yâsin Sûresi 12. Âyet- i Kerîme(441. Sayfa):

BİZ PEYGAMBERLERİ ANCAK MÜJDECİLER VE UYARICILAR OLARAK GÖNDERİRİZ:
18. Kehf Sûresi 56. Âyet- i Kerîme(301. Sayfa):

BİZ PEYGAMBERLERİ, ANCAK RAHMETİMİZİN MÜJDECİLERİ VE AZABIMIZIN HABERCİLERİ OLMAK ÜZERE GÖNDERİRİRİZ:
6. En’ âm Sûresi 48. Âyet- i Kerîme(134. Sayfa):

BİZ SANA ARAPÇA BİR KUR' AN İNDİRDİK Kİ, ŞEHİRLERİN ANASI OLAN MEKKE HALKINI VE ETRAFINDAKİLERİ UYARASIN:
42. Şûrâ Sûresi 7. Âyet- i Kerîme(484. Sayfa):

BİZ SENİ HAK İLE HEM BİR MÜJDECİ, HEM BİR UYARICI OLARAK GÖNDERDİK:
35. Fâtır Sûresi 24. Âyet- i Kerîme(438. Sayfa):

CİNLER, «DOĞRUSU BİZ O HİDAYET REHBERİNİ DİNLEDİĞİMİZDE ONA İMAN ETTİK. KİM RABBİNE İNANIRSA, NE HAKKININ EKSİK VERİLMESİNDEN KORKAR, NE DE KENDİSİNE KÖTÜLÜK EDİLMESİNDEN.» DEDİLER:
72. Cin Sûresi 13. Âyet- i Kerîme(573. Sayfa):


Cinlerin Peygamber’ i dinlemiş olmaları, Peygamber’ in tebliğ görevini yaptığının delilidir. Allah, Peygamber’ ine, ibadet etsinler diye yarattığı İnsan’ ların ve Cin’ lerin uyarılmaları görevini, vermiştir.

DE Kİ: BEN ANCAK APAÇIK BİR UYARICIYIM:
67. Mülk Sûresi 26. Âyet- i Kerîme(564. Sayfa):


Peygamber’ ine UYARICI’ lık görevini veren Allah, bu Âyet ile bunu, Peygamber’ in ağzından bildirmektedir.

EY CİN VE  İNSAN TOPLULUĞU! SİZE ÂYET' LERİMİ ANLATAN VE UYARAN PEYGAMBERLER GELMEDİ Mİ? DEYİNCE CİN VE İNSANLAR TOPLULUĞU "KENDİ ALEYHİMİZE ŞÂHİDİZ" DEDİLER:
6. En’ âm Sûresi 130. Âyet- i Kerîme(145. Sayfa):


Cinlerin de Peygamber’ in ümmeti olduğunun açık delili bir Âyet’ tir. Allah, Âyet’ leri ANLATAN ve UYARAN Peygamber’ leri kendilerine gönderdiğini açıkça bildirmekte; Cin’ lere bu görev için Peygamber’ in geldiğini, Cin’ lerin kendi aleyhlerine de şahit olduklarını ifade etmektedir.

EY İMAN EDENLER, ALLAH' A VE RESULÜ' NE İTAAT EDİN. İŞİTİP DURDUĞUNUZ HALDE ONUN EMİRLERİNDEN YÜZ ÇEVİRMEYİN:
8. Enfâl Sûresi 20. Âyet- i Kerîme(180. Sayfa):


Bu Âyet’ de Peygamber’ in bildirdikleri “emir” olarak ifade edilmiş; itaat edilmesi Allah tarafından istenmiştir. Bu sebeple, Peygamber’ in tebliğ ettiklerinin mutlaka yaşantımız içinde yer etmesi, hükümlere uyulması, ihmal edilerek ertelenmemesi gerekir.

EY KİTAP EHLİ! SİZE GELEN RESULÜMÜZ, MÜJDELEYİCİ VE UYARICIDIR:
5. Maide Sûresi 19. Âyet- i Kerîme(112. Sayfa):

EY MUHAMMED! ARTIK SANA DÜŞEN SADECE AÇIK BİR ŞEKİLDE TEBLİĞDEN İBARETTİR:
16. Nahl Sûresi 82. Âyet- i Kerîme(277. Sayfa):

EY MUHAMMED! KUR' AN' I İNSANLARA SİNDİRE SİNDİRE OKUYASIN DİYE KISIMLARA AYIRARAK YAVAŞ YAVAŞ İNDİRDİK:
17. İsrâ Sûresi 106. Âyet- i Kerîme(294. Sayfa):

EY RESÛLÜM SEN YALNIZCA BİR UYARICISIN:
11. Hûd Sûresi 12. Âyet- i Kerîme(223. Sayfa):

“EY ŞANLI RESUL! RABBİNDEN SANA İNDİRİLENİ TEBLİĞ ET!:”
5. Maide Sûresi 69. Âyet- i Kerîme(120. Sayfa):

HABÎBİM DE Kİ: «EY İNSANLAR! BEN SİZE ANCAK APAÇIK ANLATAN BİR UYARICIYIM. »
22. Hacc Sûresi 49. Âyet- i Kerîme(339. Sayfa):

HALBUKİ PEYGAMBER ÂLEMLER İÇİN BİR ÖĞÜTTÜR:
68. Kalem Sûresi 52. Âyet- i Kerîme(567. Sayfa):

HAYDİ ÖĞÜT VER; SEN ŞİMDİ SIRF BİR ÖĞÜTÇÜSÜN. ONLARIN ÜZERİNDE BİR ZORBA DEĞİLSİN:
88. Ğaşiye Sûresi (21.- 22.) Âyet- i Kerîmeler(594. Sayfa):

HAZRETİ MUHAMMED ALLAH TARAFINDAN MÜJDE VERMEK VE UYARMAK İÇİN GÖNDERİLMİŞ BİR PEYGAMBER' DİR:
11. Hûd Sûresi 2. Âyet- i Kerîme(222. Sayfa):

HER KAVİM İÇİN BİR HİDAYETÇİ VARDIR:
13. Ra’ d Sûresi 7. Âyet- i Kerîme(251. Sayfa):

HİDAYETÇİLER, PEYGAMBERLER' DİR:
HİDAYETÇİNİN İZİNDE GİDENLERE KORKU YOKTUR. MAHZUN DA OLMAYACAKLARDIR:

2. Bakara Sûresi 38. Âyet- i Kerîme(8. Sayfa):

KİM DE SAPARSA ONA DEKİ: «BEN SADECE UYARICILARDANIM»:
27. Neml Sûresi 92. Âyet- i Kerîme(386. Sayfa):

KUR’ AN, İMAN EDENLER İÇİN BİR HİDAYET VE ŞİFADIR:
41. Fussilet Sûresi 44. Âyet- i Kerîme(482. Sayfa):

KUR’ AN, PEYGAMBER İÇİN DE, KAVMİ İÇİN DE BİR ÖĞÜTTÜR:
43. Zuhruf Sûresi 44. Âyet- i Kerîme(493. Sayfa):

KUŞKUSUZ KUR' ÂN, ŞEREFLİ BİR PEYGAMBER' İN (ALLAH' TAN) GETİRDİĞİ SÖZDÜR:
69. Hâkka Sûresi 40. Âyet- i Kerîme(569. Sayfa):

"MÛCİZELER ANCAK ALLAH KATINDANDIR. BEN İSE SADECE BİR UYARICIYIM" DE:
29. Ankebût Sûresi 50. Âyet- i Kerîme(403. Sayfa):

MUHAMMED RİSÂLET GÖREVİ VERİLMİŞ PEYGAMBER' LERDENDİR:
36. Yâsin Sûresi (2.-3.) Âyet- i Kerîmeler(441. Sayfa):

NAMAZI KILIN, ZEKATI VERİN, ALLAH' A VE RESÛLÜNE İTAAT EDİN:
58. Mücâdele Sûresi  13. Âyet- i Kerîme(545. Sayfa):


Bilindiği üzere, Allah’ ın Kitabı Kur’ an- ı Kerîm’ in hükümleri gönüllere hitabeden bir yapıya sahiptir. Hiçbir zaman zorlamak üzere Peygamber’ lerini ikaz etmemiş; ancak tebliğ etmelerini, uyarmalarını, müjdelemelerini bildirmiştir.

Bu nedenle Peygamber’ ine Allah’ ın vermediği görevleri insanların üstlenmesi söz konusu olamaz. İnsanların zorla İslâm’ a girmeleri için çeşitli yaptırımlarla korkutulmaları, dinimizin hiçbir Âyet’ inde bulunmamaktadır. 60’ dan fazla Âyet ile insanların uyarılmaları bildirilmiştir. Zaten Âyet ile sabit olan:

DİNDE ZORLAMA YOKTUR:
2. Bakara Sûresi 256. Âyet- i Kerîme(43. Sayfa):

“256-Dinde zorlama yoktur. Çünkü doğruluk, sapıklıktan ayırd edilmiştir. Artık her kim tâğutu inkâr edip, Allah'a inanırsa, sağlam bir kulpa yapışmıştır ki, o hiçbir zaman kopmaz. Allah, her şeyi işitir ve bilir.”

Dinde zorlanmanın olmayışı, Kur’ ân’ ın bu Âyet’ i ile de açıkça bildirilmiştir.

O, AÇIK BİR UYARICIDAN BAŞKA BİRİ DEĞİLDİR:
7. A’ râf Sûresi 184. Âyet- i Kerîme(175. Sayfa):

O(PEYGAMBER), BİZE İSNÂDEN BÂZI SÖZLER UYDURMAYA KALKIŞSAYDI, ELBETTE BİZ ONU BUNDAN DOLAYI KUVVETLE YAKALARDIK. SONRADA O' NUN ŞAH DAMARINI KESER ATARDIK:
69. Hâkka Sûresi (44.- 46.) Âyet- i Kerîmeler(569. Sayfa):

PEYGAMBER, ALLAH TARAFINDAN:
-HEM BİR ŞAHİT,
-HEM BİR MÜJDECİ,
-HEM BİR UYARICI,
-ALLAH’ A BİR DAVETÇİ
-NURLAR SAÇAN BİR KANDİL OLARAK GÖNDERİLMİŞTİR:

33. Ahzâb Sûresi (45.- 46.) Âyet- i Kerîmeler(425. Sayfa):

PEYGAMBER ANCAK MÜJDECİ VE UYARICIDIR:
17. İsrâ Sûresi 105. Âyet- i Kerîme(294. Sayfa):

PEYGAMBER’ E DÜŞEN ANCAK TEBLİĞ ETMEKTİR:
3. Âl- i İmran Sûresi 20. Âyet- i Kerîmeler(53. Sayfa):

PEYGAMBER' E DÜŞEN SADECE AÇIK AÇIK DUYURMAKTIR:
24. Nur Sûresi 54. Âyet- i Kerîme(358. Sayfa):

PEYGAMBER’ E DÜŞEN SADECE TEBLİĞ ETMEKTİR:
13. Ra’ d Sûresi 40. Âyet- i Kerîme(255. Sayfa):

PEYGAMBER' E DÜŞEN SADECE TEBLİĞDİR:
42. Şûrâ Sûresi 48. Âyet- i Kerîme(489. Sayfa):

PEYGAMBERE DÜŞEN YALNIZ AÇIK BİR TEBLİĞDİR:
29. Ankebût Sûresi 18. Âyet- i Kerîme(399. Sayfa):

PEYGAMBER’ İMİZE DÜŞEN APAÇIK TEBLİĞDİR:
5. Maide Sûresi 92. Âyet- i Kerîme(124. Sayfa):

PEYGAMBER’ İN GÖREVİ SADECE DUYURMADIR:
5. Maide Sûresi 99. Âyet- i Kerîme(125. Sayfa):

PEYGAMBERLER DEDİLER Kİ:
BİZ GERÇEKTEN SİZE GÖNDERİLMİŞ ELÇİLERİZ. BİZE DÜŞEN DE SADECE APAÇIK TEBLİĞDİR:

36. Yâsin Sûresi (16.- 17.) Âyet- i Kerîmeler(442. Sayfa):

PEYGAMBERLERİN VAZİFESİ AÇIK SEÇİK BİR TEBLİĞDEN İBARETTİR:
16. Nahl Sûresi 35. Âyet- i Kerîme(272. Sayfa):

RABB' İMİ TENZİH EDERİM. NİHAYET BEN DE, PEYGAMBER OLAN BİR İNSANDAN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİLİM:
17. İsrâ Sûresi 93. Âyet- i Kerîme(292. Sayfa):

RESULÜM! KUR' AN OKUMAYI, TEBLİĞ ETMEYİ VE ONA UYMAYI SANA FARZ KILAN ALLAH' TIR:
28. Kasas Sûresi 85. Âyet- i Kerîme(397. Sayfa):

RESÛLÜM! KUR' ÂN' I RÛH- ÜL EMİN(CEBRÂİL), UYARICILARDAN OLASIN DİYE, AÇIK PARLAK BİR ARAPÇA İLE, KALBİNİN ÜZERİNE İNDİRDİ:
26. Şuarâ Sûresi (193.- 195.) Âyet- i Kerîmeler(376. Sayfa):

RESÛLÜM! MÜ' MİN ERKEKLERE, GÖZLERİNİ HARAMA DİKMEMELERİNİ, IRZLARINI DA KORUMALARINI   SÖYLE:
24. Nur Sûresi 30. Âyet- i Kerîme(354. Sayfa):

SEN BİR UYARICIDAN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİLSİN:
13. Ra’ d Sûresi 7. Âyet- i Kerîme(251. Sayfa):

SEN KABİRLERDEKİNE İŞİTTİRECEK DEĞİLSİN:
35. Fâtır Sûresi 22. Âyet- i Kerîme(438. Sayfa):

SEN ONLARA KARŞI ZOR KULLANACAK DEĞİLSİN. O HALDE SEN, BENİM TEHDİDİMDEN KORKANLARA BU KUR' ÂN İLE ÖĞÜT VER:
50. Kâf Sûresi 45. Âyet- i Kerîme(521. Sayfa):

SEN SADECE BİR UYARICISIN:
BİZ SENİ HAK İLE HEM BİR MÜJDECİ, HEM BİR UYARICI OLARAK GÖNDERDİK:

35. Fâtır Sûresi 23. Âyet- i Kerîme(438. Sayfa):

"ŞÜPHESİZ BEN APAÇIK BİR UYARICIYIM":
15. Hicr Sûresi 89. Âyet- i Kerîme(267. Sayfa):

"YAHUDİLERİ VE HRİSTİYANLARI DOST EDİNMEYİN. ONLAR BİRBİRLERİNİN DOSTUDURLAR":
5. Maide Sûresi 51. Âyet- i Kerîme(118. Sayfa):

YEDİ GÖK, YER VE BUNLARIN İÇİNDE BULUNANLAR, ALLAH' I TESBİH EDERLER:
17. İsrâ Sûresi 44. Âyet- i Kerîme(287. Sayfa):


           Saygılarımla 18.03.2023 13:29

ÖNEMLİ NOT:

           NOT(1): KİTABIMIN FORMATI GEREĞİ:

           1- EZBERLEMEMİZ GEREKEN ÂYET' LERİ KISACA BAŞLANGIÇ CÜMLESİNE KIRMIZI FONTLA;
           2- ALTINA SÛRE NUMARASI, SÛRE ADI, ÂYET NUMARASI, HANGİ SAYFADA OLDUĞUNU MAVİ FONTLA;
           3- ÂYET MEÂLİNİ SİYAH FONTLA YAZMAKTAYIM.

           BU FORMAT, TEKRAR ETMELERİ BARINDIRSA DA, OKUMADA GERİ DÖNMELERİ ÖNLEME AÇISINDAN ZAMAN KAZANDIRACAĞI İÇİN, FAYDALI OLACAKTIR KANAATİNDEYİM.

           NOT(2):  KİTAPTAN DAHA FAZLA OKUYUCUYA ULAŞABİLECEĞİM İÇİN, SİTEMDE(www.koseyazilarinayorumlar.com), TÜM AÇIKLAMALI ÂYET’ LERİ SUNMAKTAYIM, İNŞALLAH!

4
CİNLER İNSAN VÜCUDUNUN GÖZENEKLERİNDEN GEÇEBİLEN GÜÇLÜ BİR ATEŞTEN YARATILMIŞTIR

           CİNLER, İNSAN VÜCUDUNUN GÖZENEKLERİNDEN GEÇEBİLEN, GÜÇLÜ BİR ATEŞTEN YARATILMIŞTIR:
           15. Hicr Sûresi 27. Âyet- i Kerîme(264. Sayfa):
           “27. Cinleri de daha önce insan vücudunun gözeneklerinden geçebilen güçlü bir ateşten yarattık.”


           Bu Âyet’ de Allah Cin’ lerin “…daha önce…” yaratıldığını/ insanların yaratılmasından önce Cin’ lerin var olduğunu, Âyet’ in başında bildirmekte ve yapılarının ne olduğunu da:

           “…insan vücudunun gözeneklerinden geçebilen güçlü bir ateşten yarattık.” demek suretiyle, açıklamaktadır. Bu Âyet’ den anlaşılacağı üzere, cinlerin varlığı tartışmaya açılacak bir konu değildir. Cinlerin,  insan vücudunun gözeneklerinden geçebilen, güçlü bir ateşten yaratıldığının bildirilmesi ile, cinlerin mahiyetlerinin, ya da varlıklarının tartışılması yapılmamalı; inananlar tarafından, “inandık; iman ettik” demek suretiyle tasdik edildiği belirtilmelidir. Zira iman bunu gerektirir.

           Yarattığı insana secde etmelerini Melek’ lerden isteyen Allah, aşağıdaki Âyet’ inde:

           BİR VAKİT MELEKLERE:
           "ÂDEM' E SECDE EDİN" DEMİŞTİK. İBLİS' TEN BAŞKA HEPSİ SECDE ETTİLER:

           17. İsrâ Sûresi 61. Âyet- i Kerîme(289. Sayfa):
           "61. (Yine unutma ki) Bir vakit meleklere: «Âdem’e secde edin» demiştik. İblis’ten başka hepsi secde ettiler. O ise: «Ben bir çamurdan yarattığın kimseye mi secde ederim?» demişti."

           Allah, Âdem’ e secde etmelerini Melek’ lere söylediğinde, İblis’ ten başka bütün Melek’ ler secde etmişler; ancak İblis secde etmemiştir. Bu ifadeden anlaşıldığı üzere, İblis diye adlandırılan Şeytan’ ın Melek’ ler taifesinden olduğu anlaşılmaktadır.

           Aşağıdaki Âyet’ te de Allah:

           "BEN CİNLERİ VE İNSANLARI ANCAK BANA İBADET ETSİNLER DİYE YARATTIM”:
           51. Zâriyat Sûresi 56. Âyet- i Kerîme(524. Sayfa):
           “56. Ben cinleri ve insanları ancak bana ibadet etsinler diye yarattım.” diyerek cinlerin varlığının tartışılamayacağını kesin olarak bildirmiştir. Bu tartışmalara son veren Allah' tır. İnananlar için, bu kesin bir hükümdür. Aklı başında olan hiç bir Mü' min, cinlerin varlığını tartışmaz. Tartışamaz. Zira cinler vardır ve gerçektir. Bu ifadenin sahibi Allah’ tır.

           Safsatacı/ yalancı/ menfaat peşinde koşabilen ve “Cinci Hoca” denilen kimselerin, cinlerden bahisle, insanları istismar etmelerinin önüne geçebilmek için, bu konuda yetkili olan Diyanet Teşkilâtı uzmanlarının, bilinçli olarak, yerinde ve zamanında verecekleri cevaplara ihtiyaç vardır.

           Yerinde kullanılmadığında, yalan yanlış ve gerçeğe aykırı bilgilerle doldurulabilen internetin, zararlı etkilerinin giderilebilmesi için, bu yetkililerin çok uyanık olmaları, sosyal medyada cinlerle ilgili tüm siteleri ve bilgileri kontrol etmeleri gerekmektedir. Bu takipleri yapmadıktan sonra, uzman bulunduran görevli müesseselerin/ uzmanlaşan öğretim üyelerinin, bu milletin masum zihinlerine yerleştirilebilecek yanlış bilgilerin önlenmemesinin sorumluluğunu taşımaları gerekir. Bu sorumluluğu taşımayan görevlilerin kazançlarını hak etmediklerini söylemek, yanlış bir tespit olmasa gerektir. Aşağıdaki Âyet’ de:

           CİNLERDEN İYİ OLANLAR DA VAR, KÖTÜ OLANLAR DA VAR:
           72. Cin Sûresi 11. Âyet- i Kerîme(573. Sayfa):
           “11. «Doğrusu bizler; bizden iyi olanlar da var, olmayanlar da var. Biz çeşitli yollara ayrılmışız. »”

           CİNLERDEN MÜSLÜMANLAR DA VAR, HAK YOLDAN SAPANLAR DA VAR. MÜSLÜMAN OLANLAR, İŞTE ONLAR DOĞRU YOLU ARAYANLARDIR:
           72. Cin Sûresi 14. Âyet- i Kerîme(574. Sayfa):
           "14. «Ve biz, bizlerden müslümanlar da var, hak yoldan sapanlar da var. Müslüman olanlar, işte onlar doğru yolu arayanlardır.»"

           Bu Âyet’ lerde cinlerin ifadelerini veren Allah, kesin olarak cinlerin varlığını, yine cinlerin sözlerinden nakletmek suretiyle bildirmektedir. Bu Âyet’ lerde belirtildiği üzere, cinlerde de, iman edenlerin olduğu gibi, iman etmeyenlerin de bulunduğunu, cinler söylemektedir.

           Saygılarımla. 07.02.2023 12:33

ÖNEMLİ NOT:

           NOT(1): KİTABIMIN FORMATI GEREĞİ:

           1- EZBERLEMEMİZ GEREKEN ÂYET' LERİ KISACA BAŞLANGIÇ CÜMLESİNE KIRMIZI FONTLA;
           2- ALTINA SÛRE NUMARASI, SÛRE ADI, ÂYET NUMARASI, HANGİ SAYFADA OLDUĞUNU MAVİ FONTLA;
           3- ÂYET MEÂLİNİ SİYAH FONTLA YAZMAKTAYIM.

           BU FORMAT, TEKRAR ETMELERİ BARINDIRSA DA, OKUMADA GERİ DÖNMELERİ ÖNLEME AÇISINDAN ZAMAN KAZANDIRACAĞI İÇİN, FAYDALI OLACAKTIR KANAATİNDEYİM.

           NOT(2):  KİTAPTAN DAHA FAZLA OKUYUCUYA ULAŞABİLECEĞİM İÇİN, SİTEMDE(www.koseyazilarinayorumlar.com), TÜM AÇIKLAMALI ÂYET’ LERİ SUNMAKTAYIM, İNŞALLAH!


5
İNSAN KURU BİR ÇAMURDAN, ŞEKİLLENMİŞ BİR BALÇIKTAN YARATILMIŞTIR

           İNSAN KURU BİR ÇAMURDAN, ŞEKİLLENMİŞ BİR BALÇIKTAN YARATILMIŞTIR:
           15. Hicr Sûresi 26. Âyet- i Kerîme(264. Sayfa):
           “26. Andolsun ki biz insanı kuru bir çamurdan, şekillenmiş bir balçıktan yarattık.”


           İnananlar için yaratılış gerçeği budur. İnanmayanların insanın yapısı hakkında “yaratılışa aykırı olsun da ne olursa olsun” dercesine, çeşitli var oluş biçimleri uydurmalarına gerek var mıdır?

           İnsanın yapısındaki sinir hücrelerinin herbirinde yerleştirilmiş olan hisleri, akıl sahibi ilim adamları "sensör" adı altında bir cihazı, henüz 20. Yüzyılda(1987 yılında Steinel tarafından aydınlatma amacı için kullanıldı) ancak bulabilmiş, geliştirebilmiş ve insanlığın hizmetine sunabilmiştir. 

           İnsan vücudunda trilyonlarca(hücre sayısı kadar) sensör olduğunu söyleyebilir miyiz? Evet söyleyebiliriz. O halde bu Allah' ın MÛCİZEsi değil de nedir?

           Elinize aldığınız bir toplu iğneyi ya da bir sıcak nesneyi vücudunuzun herhangi bir noktasına yaklaştırınız/ temas ettiriniz. Gözleriniz kapalı olsa bile, bu nesnenin ne olduğunu, sivriliğini/ sıcaklığını anlayabildiğinize göre, ayrı ayrı her bir hücrede sensörlerin olduğunu hissedeceksiniz. Allah(c.c.) bu sensörleri, insanların yaratılışının başlangıcında sinir hücrelerine yerleştirmiş, insanların kullanımına sunmuştur. Başka söze gerek var mıdır?

           Yaratılış 7- 10 bin sene öncelerine dayanmakta olup; o zamanlarda ilmî gelişmelerden, mekanikten, fizikten bahsedilemezdi. Ancak canlıları yaratan Allah, her bir sinir ucuna sensör yerleştirmekten âciz olmadığını göstererek, sonsuz MÛCİZElerinden sadece birini daha gerçekleştirmiştir.

           Bu Âyet’ teki “kuru bir çamurdan, şekillenmiş bir balçıktan” yaratılan insanın yaratılmasındaki MÛCİZE de, diğer MÛCİZE’ lerinden farklı değildir.

           BU KONULARDA İLMÎ ARAŞTIRMALARDAN HAREKETLE, GERÇEKLERE VARILABİLECEĞİNİ GÖRMEK, ALLAH’ IN SONSUZ KUDRET’ İNİN DE AÇIK İSPATIDIR.

           Saygılarımla. 20.01.2023 16:55

ÖNEMLİ NOT:

           NOT(1):  KİTABIMIN FORMATI GEREĞİ:

           1- EZBERLEMEMİZ GEREKEN ÂYET' LERİ KISACA BAŞLANGIÇ CÜMLESİNE KIRMIZI FONTLA;
           2- ALTINA SÛRE NUMARASI, SÛRE ADI, ÂYET NUMARASI, HANGİ SAYFADA OLDUĞUNU MAVİ FONTLA;
           3- ÂYET MEÂLİNİ SİYAH FONTLA YAZMAKTAYIM.

           BU FORMAT, TEKRAR ETMELERİ BARINDIRSA DA, OKUMADA GERİ DÖNMELERİ ÖNLEME AÇISINDAN ZAMAN KAZANDIRACAĞI İÇİN, FAYDALI OLACAKTIR KANAATİNDEYİM.

           NOT(2):  KİTAPTAN DAHA FAZLA OKUYUCUYA ULAŞABİLECEĞİM İÇİN, SİTEMDE(www.koseyazilarinayorumlar.com), TÜM AÇIKLAMALI ÂYET’ LERİ SUNMAKTAYIM, İNŞALLAH!
6
KUR' AN ÂYETLERİ(007) / RÜZGÂRLARI AŞILAYICI OLARAK GÖNDEREN ALLAH' TIR
« Son İleti Gönderen: is Ocak 20, 2023, 03:55:27 ÖS »
RÜZGÂRLARI AŞILAYICI OLARAK GÖNDEREN ALLAH' TIR

           BİZ RÜZGARLARI AŞILAYICI OLARAK GÖNDERDİK VE GÖKTEN BİR SU İNDİRİP SİZİ ONUNLA SULADIK. O SUYU HAZİNELERDE TUTAN DA SİZ DEĞİLSİNİZ:
           15. Hicr Sûresi 22. Âyet- i Kerîme(264. Sayfa):
           “22. Biz rüzgarları aşılayıcı olarak gönderdik ve gökten bir su indirip sizi onunla suladık. O suyu hazinelerde tutan da siz değilsiniz.”


           Yâsin Sûresi 11. Âyet’ inde Allah:

           KUR' AN' A TÂBÎ OLAN VE GÖRÜNMEDİĞİ HALDE ALLAH’ TAN KORKAN VE İNANAN KİMSE, İMAN ETMİŞ DEMEKTİR:
           36. Yâsin Sûresi 11. Âyet- i Kerîme(441. Sayfa):
           “11. Sen ancak Kur’ân’a tabi olan ve görünmediği halde Rahman olan Allah’tan korkan kimseyi sakındırırsın. İşte onu bir bağışlanma ve çok şerefli bir mükafatla müjdele.” Demektedir. Kâinatı yaratan Allah’ ın, yeryüzünde ve göklerde koyduğu kurallar vardır. İnsanoğlu bozmadığı sürece bu kurallar aynen devam edip gitmekte; konulmuş olan bu kurallardan, herhangibir sapma söz konusu olmamaktadır. Her Mü’ min ve Muvahhid(Allah’ ın birliğine inanmış) kimse, konulan bu kuralları, Allah’ ın koyduğu kurallar olarak kabul eder. Bir kısım insanlar arasında, “yağmuru yağdıran Allah” ifadesini kullandığınızda, hemen ilâve etme ihtiyacını duyarlar:

           “Bu kurallar tabiatın kurallarıdır” demek suretiyle herşeyin Allah’ a bağlanmasını istememe gibi bir yanılgının  içine düşerler.

           Her insan düşüncelerinde serbesttir. "Dinde zorlama yoktur" kaidesini koyup; hiç kimsenin inancına veya inançsızlığına karışılmayacağını bildiren yine Allah’ tır. Zira Kur’ an’ da 60’ dan fazla Âyet’ te, Allah Peygamberi Hazreti Muhammed’ e:

           “Yâ Muhammed, senin görevin tebliğden ibarettir.”
           “Yâ Muhammed, senin görevin ancak uyarmadır.”
           “Yâ Muhammed, sen ancak müjdecisin” demek suretiyle, bu Âyet’ lerde, Peygamberlerine, ancak tebliğ, müjde, uyarma görevleri verdiğini bildirmektedir. Peygamberler bunun ötesine geçmezler, geçemezler. Zira Allah “tebliğ et”, “uyar”, “müjde ver” demiştir. Bunun açıkça ifade ettiği anlam:

           “Peygamberlerime ben bu görevleri verdim. Bunun ötesine geçmezler. Ey kullarım sizler de bu görevlerin ötesinde görev üstlendiğinizi düşünmeyin” demektir. İnsanların Kur’ ân- ı Kerîm Âyet’ lerinin ötesinde kural koymaları, Allah’ ın koyduğu kurallara aykırılık anlamı taşır ki, aklı başında hiç bir Mü’ min kendi başına kural koymaz, koyamaz.

           Tüm bu açıklamalar sonucunda söyleyeceğimiz söz özetle:

           “Allah’ ın izni olmadan yaprak kıpırdamaz” Âyet’ inin de desteklediği, “yağmuru yağdıran Allah’ tır” denildiğinde, bizlere düşen, ancak, “Rabb’ im sen her şeye kâdirsin” demektir.

           Saygılarımla. 20.01.2023 15:57

ÖNEMLİ NOT:

           NOT(1):  KİTABIMIN FORMATI GEREĞİ:

           1- EZBERLEMEMİZ GEREKEN ÂYET' LERİ KISACA BAŞLANGIÇ CÜMLESİNE KIRMIZI FONTLA;
           2- ALTINA SÛRE NUMARASI, SÛRE ADI, ÂYET NUMARASI, HANGİ SAYFADA OLDUĞUNU MAVİ FONTLA;
           3- ÂYET MEÂLİNİ SİYAH FONTLA YAZMAKTAYIM.

           BU FORMAT, TEKRAR ETMELERİ BARINDIRSA DA, OKUMADA GERİ DÖNMELERİ ÖNLEME AÇISINDAN ZAMAN KAZANDIRACAĞI İÇİN, FAYDALI OLACAKTIR KANAATİNDEYİM.

           NOT(2):  KİTAPTAN DAHA FAZLA OKUYUCUYA ULAŞABİLECEĞİM İÇİN, SİTEMDE(www.koseyazilarinayorumlar.com), TÜM AÇIKLAMALI ÂYET’ LERİ SUNMAKTAYIM, İNŞALLAH!


7
KUR' AN ÂYETLERİ(007) / ALLAH HİÇBİR MEMLEKETİ BİLİNEN BİR ZAMANI OLMAKSIZIN HELÂK ETMEZ
« Son İleti Gönderen: is Aralık 08, 2022, 12:12:07 ÖS »
ALLAH HİÇBİR MEMLEKETİ BİLİNEN BİR ZAMANI OLMAKSIZIN HELÂK ETMEZ
HİÇBİR MİLLET, ECELİNİN ÖNÜNE GEÇEMEZ VE ONU GECİKTİREMEZ
KUR’ ÂN- I KERÎM’ İ KORUYAN ALLAH’ TIR


           ALLAH HİÇBİR MEMLEKETİ BİLİNEN BİR ZAMANI OLMAKSIZIN HELÂK ETMEZ:
           15. Hicr Sûresi 4. Âyet- i Kerîme(263. Sayfa):
           "4. Biz hiçbir memleketi (Allah katında) bilinen bir zamanı olmaksızın helak etmedik."


***

           HİÇBİR MİLLET, ECELİNİN ÖNÜNE GEÇEMEZ VE ONU GECİKTİREMEZ:
           15. Hicr Sûresi 5. Âyet- i Kerîme(263. Sayfa):
           "5. Hiçbir millet, ecelinin önüne geçemez ve onu geciktiremez."


***

           KUR’ ÂN- I KERÎM’ İ KORUYAN ALLAH’ TIR:
           15. Hicr Sûresi 9. Âyet- i Kerîme(263. Sayfa):
           " Hiç şüphe yok ki, Kur’ân’ı biz indirdik, elbette onu yine biz koruyacağız."


           Kutsal Kitabımız Kur’ an Allah(c.c.) tarafından korunmakta olup; onu değiştirmeye kalkanlara, bu Âyet ile meydan okunmuştur. Koruma kıyamete kadar sürecektir. Bunda inananlar için şüphe yoktur. Değiştirme taktikleri de tutmayacaktır. Zira değiştirilemeyeceği konusunda garanti veren Allah’ tır.

***

           ALLAH, “GÖKTE BİR TAKIM BURÇLAR YARATTIK VE BAKANLAR İÇİN ONU SÜSLEDİK.” DEDİ:

           ALLAH, "GÖĞÜ TAŞLANAN BÜTÜN ŞEYTANLARDAN KORUDUK. KULAK HIRSIZLIĞI YAPAN ŞEYTAN HARİÇ." DEDİ:

           ALLAH, “KULAK HIRSIZLIĞI YAPAN ŞEYTANI APAÇIK BİR ALEV SÜTUNU TAKİP EDER.” DEDİ:

           15. Hicr Sûresi (16. 17. 18.) Âyet- i Kerîmeler(264. Sayfa):
           “16. Andolsun biz, gökte birtakım burçlar yarattık ve bakanlar için onu süsledik.”

           “17. Ve göğü taşlanan bütün şeytanlardan koruduk.”

           “18. Ancak kulak hırsızlığı eden şeytan hariç, onu apaçık bir alev sütunu takip eder.”


           Bu üç Âyet’ te, gökte burçların yaratılması, yıldızlarla bu burçların süslenmesi bildirilmiştir. Ancak taşlanan şeytandan korunmasına rağmen, “kulak hırsızlığı eden şeytan” ifadesi ile, gökte muhafaza edilen Levh- i Mahfuz’ dan bilgi çalan şeytanın hariç olduğu belirtilmekte; kulak hırsızlığı yapan şeytanı, kulak hırsızlığı yapmaması için, bir alev sütununun tâkip ettiği de bildirilmektedir.

           Saygılarımla. 08.12.2022 12:07

ÖNEMLİ NOT:

           NOT(1):  KİTABIMIN FORMATI GEREĞİ:

           1- EZBERLEMEMİZ GEREKEN ÂYET' LERİ KISACA BAŞLANGIÇ CÜMLESİNE KIRMIZI FONTLA;
           2- ALTINA SÛRE NUMARASI, SÛRE ADI, ÂYET NUMARASI, HANGİ SAYFADA OLDUĞUNU MAVİ FONTLA;
           3- ÂYET MEÂLİNİ SİYAH FONTLA YAZMAKTAYIM.

           BU FORMAT, TEKRAR ETMELERİ BARINDIRSA DA, OKUMADA GERİ DÖNMELERİ ÖNLEME AÇISINDAN ZAMAN KAZANDIRACAĞI İÇİN, FAYDALI OLACAKTIR KANAATİNDEYİM.

           NOT(2):  KİTAPTAN DAHA FAZLA OKUYUCUYA ULAŞABİLECEĞİM İÇİN, SİTEMDE(www.koseyazilarinayorumlar.com), TÜM AÇIKLAMALI ÂYET’ LERİ SUNMAKTAYIM, İNŞALLAH!


8
Sosyal Yaşantıdan Kesitler / TAKSİCİLERE AÇIK MEKTUP
« Son İleti Gönderen: is Kasım 08, 2022, 12:47:01 ÖS »
TAKSİCİLERE AÇIK MEKTUP

           Taksicilerin çoğunluğunu, aşağıda çıkardığım, tecrübe ile sabit yanlışlardan/ halk tâbiri ile NUMARA(!)’ lardan tenzih ederek yazıyorum. Müşterilerine aşağıda sıraladığım numaraları yapanlar % 3- 5 civarındadır desek de; bu yazdığım tüm numaraları ben bizzat yaşadığım için/ taksiciliği meslek edinmiş; kul hakkına riayet eden taksici kardeşlerimizden aktarmalardan yazabiliyorum.

           Büyük çoğunlukla, bu numaralardan bir kısmını kullanıyor izlenimi veren taksicilere rastlamamız öyle az miktarda da olduğunu düşünürsek hata ederiz. Tanıdık dediğimiz taksiciler dahi, bilmezmiş ayağına yatıp; yolları yıllardır dolaştıkları halde, müşterilere sormak suretiyle, kısa mesafelerin, müşteri eliyle uzatılmasını umut ederek sorduklarına şahit olmuşuzdur. Bunların yüzdeleri azımsanamayacak kadar çoktur. Esefle bildirmek boynumuzun borcudur. Müşterilere yapılan yanlışları aşağıda sıralayıp; kamu oyuna sunmak suretiyle, bir kısım taksicilerin, bu yanlışların deşifre olduğu düşüncesi ile, bu hatalarından dönmelerine vesile olursam, kendimi mutlu hissedeceğim. Zira yapılan yanlışların faturalarının eninde sonunda karşılarına çıkacağını bildiren Allah olduğuna göre, bizim uyarma görevini yapmamıza, tüm taksicilerin minnettar olmaları, bu yanlışları yapanların deşifre olduklarına sevinmeleri gerekir. Zira bu yanlışların faturaları dünyada, ya da Âhiret’ te hesaba çekileceklerini bilmeleri açısından önem arz eder. Bu “numaralar” ın çeşitleri aşağıya çıkarılmıştır:

           1- “YOLU BİLMİYORUM” ifadesi, ne kadar yanlış bir ifade olduğunu tüm taksiciler de tasdik edebileceklerdir. İstisna olarak, duraklara yeni gelmiş taksicileri ayrı tutmak, her aklı başında müşterinin de insafına kalmış bir husustur. Olabilir, ancak, konuşma arasında yıllarca çalıştığını ifade edenlerin, yol târifi istemelerini ne ile açıklayabilirsiniz? Bu şekilde “bilmiyorum” diyen taksicilerin sözünü de, okuyucuların insafına bırakarak yazdım.
 
           2- “HANGİ YOLDAN GİDELİM” deyip müşteriye bırakılması;

           3- “KISA YOLDAN YANLIŞLIKLA SAPMIŞIM ABİ/ ABLA” ifadesi;
 
           4- “BOZUK PARA ÇIKMADI” deyip; para üstünü eksik verme gayreti;

           5- “TAKSİMETREYİ GEÇ AÇTIM” deyip; inerken, (200 metre geç açtığı halde, ki 40 krş. x 2 = 80 krş. alması gerekirken) karambole/ yuvarlak hesapla “geç açtım, 5 TL. ver, yeter abi/ abla” denilmesi;

           6- SÖYLENDİĞİ HALDE kısa yoldan gitmeyip; uzun yola, “YANLIŞLIKLA GİRMİŞİM” numarası yapılması;
 
           7- Taksilere verilen BEKLEMELERDE ki, dakikada 40 kuruşa tenezzül edilmesi kadar yanlış ne olabilir? Bu şekilde kazanılacak olan para/ ücret, bir çeşit kul hakkı değil de nedir? Elbette kul hakkıdır. Ki bu beklemeleri çeşitli yollarla denemekte:

           a-) Trafik lâmbalarını kontrol ederek, kırmızının yanmasını beklercesine yavaştan alarak gitmesi;
           b-) Mevcut kuyruğun kısası varken(dönüş yoluna girmeyeceği de bilindiği halde) uzun olan kuyruğa girmesi
(daha pek çok yavaşlama numaraları sayılabilir) aklın alacağı yanlış hareketlerden değildir.

           8- Işıklı kavşaklara gelirken; birden fazla sıranın en çok taksisi olanı tercih ederek, kırmızının yanması için beklemek üzere, SIRANIN GERİSİNDE KALMAYA ÖZELLİKLE ÖZEN GÖSTERİLMESİ;

           9- “DÖNECEĞİM ABİ/ ABLA” deyip; uzun yoldan dönmeye kalkmak. Halbuki yerinde dönse, doğrudan gideceği güzergâh üzerinde olacaktır. Uzun yoldan tersine gidip, dönme neyin nesidir?

           10- Kredi kartı çekenlerin ilâve ücret hesabında, KOMİSYONUN ÜZERİNDE ÜCRET ALMASI. % 3 komisyonu, yuvarlama yaparak, yüzdenin çok üzerinde alması. 30 TL. lik mesafede, % 3’ lük komisyon için alacağı 1 TL. yerine, yuvarlak hesap ile, "5 lira ver yeter abi/ abla" ifadesiyle komisyon hesabı yapılması(Bunlar bizzat yaşadıklarımdır. Kimse olur mu böyle şey demesin).

           11- “SEN HANGİ YOLU TERCİH EDERSİN ABİ/ ABLA” ifadesi ile, yolu kendisi kadar bilemeyen müşteriye sorması. Kendisi bu yolları avucunun içi gibi bildiğini, konuşmasında belirttiği halde, sonrasında(kabaca ifade edersek) “bilmiyorum ayakları" na yatıp, müşterinin uzun yolu tercih etmesine ses çıkarmaması.

           Bu yapılan yanlışların hemen hemen tamamını, müşteri olarak bindiğim taksicilerle bizzat yaşayarak edindim. Ya da konuşarak:

           Bizzat taksicilerin tespit ettiği bu yanlışların bir kaçını da, “bu yanlışları yapan arkadaşlar mesleğimizin yüz karalarıdır” diyen taksicilerden aldım.

           Durum bu merkezdeyken akla geliveren:

           -Bu yanlışları tâkip eden hiçbir Federasyon yetkilisi/ müfettişi v.s. yok mudur?

           Bu tür yanlışlarda yüzen taksicilerin tespiti ile, meslekten uzaklaştırılmaları/ taksilerinin belli müddet bağlanması ile verilen bu cezalar, çok iyi birer ders mahiyetinde cezalar olabilir. Zira bir taksicinin ceza alması, o şehirdeki bütün yanlış taksicileri hizaya getirmeye yeter de artar bile.

           Meslek kuruluşlarının bu ikazımın ilgili mercilere iletilmesi için gereğini yapacaklarına olan inancımla duyuruda bulunmak istiyorum. Bu ikazlar aynı zamanda, taksicilik mesleğinin şeref ve haysiyetinin yerine gelmesine de vesile olacaktır. Taksicilere olan güvenin artmasını sağlayacaktır.

           Diğer taraftan, sıraladığım bu yanlışlara dikkat çekilmesi, taksici esnafının kazançlarının helâl olmasına katkıda bulunması açısından da önem arz eder. Zira hiçbir aklı başında taksici ailesine, çoluğuna çocuğuna, hile hurda ile kazandığı parayı yedirmek durumunda kalmayacaktır. Bu şekilde dürüstçe kazanılan paralar, taksici esnafının meslekî itibarını da kazandırmaya yardımcı olacaktır.

           Sıralanan bu yanlışlara düşmeyen taksicilerin, bu meslek gurubunun güvenilir mesleklerden olmasına katkılarının olduğunu unutmamamız gerektiğinin bilinmesi dileklerimle.

           Saygılarımla. 08.11.2022 12:39

ÖNEMLİ NOT:

           NOT(1):  KİTABIMIN FORMATI GEREĞİ:

           1- EZBERLEMEMİZ GEREKEN ÂYET' LERİ KISACA BAŞLANGIÇ CÜMLESİNE KIRMIZI FONTLA;
           2- ALTINA SÛRE NUMARASI, SÛRE ADI, ÂYET NUMARASI, HANGİ SAYFADA OLDUĞUNU MAVİ FONTLA;
           3- ÂYET MEÂLİNİ SİYAH FONTLA YAZMAKTAYIM.

           BU FORMAT, TEKRAR ETMELERİ BARINDIRSA DA, OKUMADA GERİ DÖNMELERİ ÖNLEME AÇISINDAN ZAMAN KAZANDIRACAĞI İÇİN, FAYDALI OLACAKTIR KANAATİNDEYİM.

           NOT(2):  KİTAPTAN DAHA FAZLA OKUYUCUYA ULAŞABİLECEĞİM İÇİN, SİTEMDE(www.koseyazilarinayorumlar.com), TÜM AÇIKLAMALI ÂYET’ LERİ SUNMAKTAYIM, İNŞALLAH!

9
KUR' AN ÂYETLERİ(008) / ŞEYTAN' I TÂRİF EDEN ÂYETLER
« Son İleti Gönderen: is Kasım 06, 2022, 08:50:12 ÖÖ »
ŞEYTAN' A KARŞI
ALLAH' IN KORUMASININ NE BOYUTLARDA OLDUĞUNUN;
ŞEYTAN' IN HİÇBİR GÜCE SAHİP OLMADIĞININ;
DELİLİ 41 ÂYET- İ KERÎME

ŞEYTAN' I TÂRİF EDEN VE ŞEYTAN' DAN KORKULMAYACAĞINI BİLDİREN ÂYETLER

ÖNEMLİ NOT: ŞEYTAN İLE İLGİLİ ÂYET' LERDEN HABERDAR OLMAK İSTEYENLERE YOL GÖSTERİCİ OLMASI DİLEKLERİMLE; ALFABETİK SIRAYA GÖRE ÂYET' LER AŞAĞIYA ÇIKARILMIŞ; ALTLARINA AÇIKLAMALARI EKLENMİŞTİR. BİLGİLERİNİZE.

           Allah, "İHLÂSLI KULLAR ÜZERİNDE ŞEYTANIN TESİRİ YOKTUR" demek suretiyle, insanlara musallat olan Şeytan' dan korkulmaması gerektiğini bildirmektedir. Allah' ın bizlere ihsan ettiği Kur' ân- ı Kerîm' in hükümlerine uyanlara, "İMAN EDİP DE TEVEKKÜL EDENLERE O ŞEYTAN' IN HİÇBİR NÜFUZU YOKTUR" Âyet' i ile de, Şeytan' dan korkulmamasının şartını bildirmektedir. Demek ki, Şeytan' dan korkulmaması için iki şart:

           1-) İman etmek.
           2-) Tevekkül etmektir.

           Şeytan' ın ihlaslı kullar üzerinde hiçbir tesirinin olmadığının Allah tarafından bildirilmesi, Allah' ın bizlere büyük bir nimetidir. Zira bir takım Âyet' lerden, çeşitli sebeplerle, habersiz olan insanların, Şeytan' dan korkmaları normaldir. Zira cehalet korkuyu getirir. İlim ile, korkular dağılır. İnsanların bildikleri şeylerden(her ne olursa olsun) korkmaları mümkün değildir. Şeytanı tanıtan 41 Âyet aşağıya çıkarılmıştır. Bilinmesinde herkes için fayda vardır:

           ALLAH, "ANDOLSUN Kİ, CİNLERDEN VE İNSANLARDAN BİRÇOĞUNU CEHENNEM İÇİN YARATTIK" DEDİ:
           7. A’ râf Sûresi 179. Âyet- i Kerîme(175. Sayfa):


          ALLAH CİNLERİ DE HÂLİS ATEŞTEN YARATTI:
           55. Rahmân Sûresi 15. Âyet- i Kerîme(532. Sayfa):


           ALLAH, "GÖĞÜ TAŞLANAN BÜTÜN ŞEYTANLARDAN KORUDUK. KULAK HIRSIZLIĞI YAPAN ŞEYTAN HARİÇ." DEDİ:
           15. Hicr Sûresi (17.- 18.) Âyet- i Kerîmeler(264. Sayfa):


           ALLAH, GÖKYÜZÜNÜ YILDIZLARLA SÜSLEDİ, ONU HER İNATÇI ŞEYTANDAN KORUDU:
           37. Sâffât Sûresi  (6.- 7.)  Âyet- i Kerîmeler(447. Sayfa):


           ALLAH, “KULAK HIRSIZLIĞI YAPAN ŞEYTANI APAÇIK BİR ALEV SÜTUNU TAKİP EDER.” DEDİ:
           15. Hicr Sûresi (16.- 18.) Âyet- i Kerîmeler(264. Sayfa):

           Kulak hırsızlığı yapan şeytanı, kulak hırsızlığı yapmaması için, bir alev sütununun tâkip ettiği bildirilmektedir.

           ALLAH: "ŞEYTAN İNSANLARA ALDATMADAN BAŞKA BİR ŞEY VAAD ETMEZ" DEDİ:
           17. İsrâ Sûresi 64. Âyet- i Kerîme(289. Sayfa):


           ALLAH, ŞEYTAN' A: "DOĞRUSU BENİM(İHLÂSLI) KULLARIM ÜZERİNDE SENİN HİÇBİR HÂKİMİYETİN YOKTUR. VEKİL OLARAK RABB' İN YETER" DEDİ:
           17. İsrâ Sûresi 65. Âyet- i Kerîme(289. Sayfa):


           ALLAH ŞEYTAN' A: "ONLARDAN KİM SANA UYARSA, ŞÜPHESİZ Kİ, CEZANIZ CEHENNEM' DİR, HEM DE MÜKEMMEL BİR CEZA" DEDİ:
           17. İsrâ Sûresi 63. Âyet- i Kerîme(289. Sayfa):


           ALLAH’ IN ZİKRİNDEN YÜZ ÇEVİRENLERE ŞEYTAN MUSALLAT EDİLİR:
           43. Zuhruf Sûresi (36.- 37.) Âyet- i Kerîmeler(493. Sayfa):

           “36. Her kim Rahman olan Allah’ın zikrinden yüz çevirirse biz ona bir şeytan musallat ederiz. Artık o şeytan onun yakın dostudur.”
           “37. Şüphesiz ki bu şeytanlar onları yoldan çıkarırlar. Onlar da kendilerinin doğru yolda olduklarını sanırlar.”


           Allah’ ın zikri her mü’ min’ e farzdır. Allah’ ın zikrinden uzak olunmaması gerekir. Allah’ ın zikrinden uzak olanlara şeytanın musallat olması, diğer taraftan, Allah’ ın zikri ile hem hâl olanlara şeytanın zarar veremeyeceği, o kişiye musallat olamayacağı anlamına gelir.

           Şeytanlar Allah’ ın zikrinden uzak olanlara musallat olurlar. Zira Allah’ ın zikrinden uzaklaşanlar, Allah’ ın Âyet’ lerle verilen korumasından mahrum kalırlar; dolayısı ile Şeytan da bu kimselere musallat olur. Onları baştan çıkarırlar. Onlar da kendilerinin doğru yolda olduklarını zannederler.

           Allah' ın zikri, daima Allah' ın hatırlanmasıdır.
           Allah' ın zikri, bilindiği üzere, Kur' an' dır. Kur' an okuyan kimse zikirdedir.
           Allah' ın zikri, Namaz' dır. Namaz kılan zikirdedir.
           Allah' ın zikri, geçimini temin için çalışmadır. Geçimi için çalışan zikirdedir.
           Allah' ın zikri, günün belli bir zamanında istirahattir/ dinlenmedir/ uyumaktır. Dinlenen kimse zikirdedir.
           Allah' ın zikri, ailesiyle vakit geçirmektir. Ailesiyle zamanını geçirenler zikirdedir.
           Allah' ın zikri, ilimdedir. İlim tahsil eden herkes zikirdedir. 

           GİZLİ KONUŞMALAR ŞEYTANDANDIR. BU İMAN EDENLERİ ÜZMEK İÇİNDİR:
           58. Mücâdele Sûresi  10. Âyet- i Kerîme(544. Sayfa):


           GÜNAHA VE İFTİRAYA DÜŞKÜN OLANLAR ŞEYTANLARA KULAK VERİRLER VE ONLARIN ÇOĞU YALANCIDIR:
           26. Şuarâ Sûresi (222.- 223.) Âyet- i Kerîme(377. Sayfa):

           İBLİS: «BEN BİR ÇAMURDAN YARATTIĞIN KİMSEYE Mİ SECDE EDERİM?» DEMİŞTİ:
           17. İsrâ Sûresi 61. Âyet- i Kerîme(289. Sayfa):


           İBLİS: “BEN ONLARIN HEPSİNİ MUTLAKA ALDATIR, SAPTIRIRIM. «ANCAK İÇLERİNDEN İHLÂS İLE SEÇİLMİŞ HAS KULLARIN MÜSTESNA»” DEDİ:
           38. Sâd Sûresi  (82.- 84.) Âyet- i Kerîmeler(458. Sayfa):

           Şeytan, "«Ancak içlerinden ihlas ile seçilmiş has kulların müstesna» demek suretiyle, ihlaslı kulları  saptıramayacağını bilmektedir. Allah da "...O doğru, ben hep doğruyu söylerim" demek suretiyle, tasdik etmektedir.

           Allah bu ifadesi ile, her kim olursa olsun, doğrunun söylenmesinin önemini belirtmek için, İblis' in doğru söylediğini tasdik etmiştir. Biz insanlara bir öğüt, bir hatırlatmadır. Doğru söyleyen düşmanımız da olsa; hiç sevmediğimiz kimselerden biri de olsa, doğruyu söyleyenin tasdik edilmesinin gerektiğini bildirmiştir.

           İBLİS CİNLERDENDİ, RABB' İNİN EMRİNDEN DIŞARI ÇIKTI:
           18. Kehf Sûresi 50. Âyet- i Kerîme(300. Sayfa):


           İBLİS HÂRİÇ OLMAK ÜZERE MELEKLER ÂDEM' E HEMEN SECDE ETTİLER:
           18. Kehf Sûresi 50. Âyet- i Kerîme(300. Sayfa):


           İBLİS: "KIYAMETE KADAR ERTELERSEN, PEK AZI HARİÇ, ONUN ZÜRRİYETİNİ KENDİ BUYRUĞUM ALTINA ALACAĞIM" DEDİ:
           17. İsrâ Sûresi 62. Âyet- i Kerîme(289. Sayfa):


           İBLİS: «YA RAB! O HALDE İNSANLARIN DİRİLTİLECEKLERİ GÜNE KADAR BANA MÜHLET VER.» DEDİ." İBLİS' E KIYAMETE KADAR, ALLAH MÜSAADE ETTİ:
           38. Sâd Sûresi  (79.- 81.) Âyet- i Kerîmeler(458. Sayfa):

           İHLÂSLI KULLAR ÜZERİNDE ŞEYTANIN TESİRİ YOKTUR:
           15. Hicr Sûresi 40. Âyet- i Kerîme(265. Sayfa):


           Şeytan, Allah’ tan, insanları hak yoldan çıkarmak üzere, kıyamete kadar izin aldı. İnsanlara günahları süsleyerek onları yoldan çıkaracağını, «Ancak içlerinden ihlaslı kulların müstesnâdır.» diyerek, ihlâslı kulların yoldan çıkarılamayacağını bildirdi. Burada şeytanın dahi, ihlâslı kulları yoldan çıkaramayacağını bildiğinin itirafıdır.

           İMAN EDİP DE TEVEKKÜL EDENLERE O ŞEYTAN' IN HİÇBİR NÜFUZU YOKTUR:
           16. Nahl Sûresi 99. Âyet- i Kerîme(279. Sayfa):


           Çünkü iman edenler Allah(c.c.) tarafından korunmaktadırlar. Bu Âyet ile garantiyi veren Allah' tır.

           KULAK HIRSIZLIĞI YAPAN ŞEYTANI APAÇIK BİR ALEV SÜTUNU TAKİP EDER:
           15. Hicr Sûresi 18. Âyet- i Kerîme(264. Sayfa):


           Hicr Sûresi 16. 17. 18. Âyet’ lerde, gökte burçların yaratılması, yıldızlarla bu burçların süslenmesi bildirilmiştir. Ancak taşlanan şeytandan korunmasına rağmen, “kulak hırsızlığı eden şeytan” ifadesi ile, gökte muhafaza edilen Levh- i Mahfuz’ dan bilgi çalan şeytanın hariç olduğu belirtilmekte; kulak hırsızlığı yapan şeytanı, kulak hırsızlığı yapmaması için, bir alev sütununun tâkip ettiği de bildirilmektedir.

           (ŞEYTANLARDAN)KULAK HIRSIZLIĞI YAPANLAR OLUR, ONLARI DA YAKICI BİR ALEV TÂKİP EDER:
           37. Sâffât Sûresi  10. Âyet- i Kerîme(447. Sayfa):


           (ŞEYTAN UNUTTURURSA) KUR' ÂN' IN ÂYETLERİ HAKKINDA MÜNASEBETSİZLİĞE DALAN ZÂLİMLER TOPLULUĞUYLA OTURMA:
           6. En’ âm Sûresi 68. Âyet- i Kerîme(136. Sayfa):


           KUR' ÂN' IN ÂYETLERİ HAKKINDA MÜNASEBETSİZLİĞE DALANLARIN YANINDAN HEMEN UZAKLAŞ:
           6. En’ âm Sûresi 68. Âyet- i Kerîme(136. Sayfa):

           MELEKLERE: «ÂDEM' E(HÜRMET İÇİN) SECDE EDİN» DEMİŞTİK; İBLİS’TEN BAŞKA HEPSİ SECDE ETMİŞ, O ÇEKİNMİŞTİ:
           20. Tâhâ Sûresi 116. Âyet- i Kerîme(321. Sayfa):


           MELEKLERE "ÂDEM' E SECDE EDİN" DEDİK. HEPSİ SECDE ETTİLER, YALNIZ İBLİS, SECDE EDENLERDEN OLMADI:
           7. A’ râf Sûresi 11. Âyet- i Kerîme(152. Sayfa):


           O SİNSİ VESVESECİNİN ŞERRİNDEN:
              -İNSANLARIN RABBİNE,
              -HÜKÜMDARINA,
              -İLÂHINA SIĞINIRIM:

           114. Nâs Sûresi (1.- 3.) Âyet- i Kerîmeler(606. Sayfa):


           Allah, Şeytan’ ın vesvesesinin, “…insanların göğüslerine vesveseler fısıldar…” ifadesi ile, insanların göğüslerine fısıldanması şeklinde, olduğunu bildirmektedir. Herkes bilmelidir ki, Âdem Aleyhisselâm’ ın yaratılışı esnasında meleklerden secde etmesi istediğinde, meleklerden olan İblis hâriç, tüm melekler secde etmişler, Şeytan(İblis) ise secde etmemiştir. Bunlar Âyet’ lerde, çoğu yerde belirtilmektedir. Âyet’ lerle bilmekteyiz ki, Şeytan, ateşten yaratıldığını, Âdem Aleyhisselâm’ ın ise çamurdan yaratıldığını belirterek büyüklenmiş; secde etmemiştir. Allah "lânetlilerden olduğunu" bildirdiğinde ise, Şeytan:

           “İhlâslı kulların müstesna, onları yoldan çıkaracağım” demiş ve Kıyamet’ e kadar Allah’ ın, kendisine zaman vermesini istemiştir.

           Bu durumda, Şeytan’ ın tuzaklarına düşmemek, insanların kendi ellerinde olup; tuzağa düşmeyenlere, daha doğru ifade ile:

           1-) İman eden ve
           2-) Tevekkül eden

           ihlâslı kullara, Şeytan’ ın hiçbir tesirinin olmadığı bilinmelidir. Bunu bilmeyenlerin Şeytan’ dan korkarak onun yap dediklerini yapar hale gelecekleri muhakkaktır. Bu Âyet’ in hikmetini bilen Mü’ min’ ler ise Şeytan’ dan korkmazlar.

           Şeytan’ ın ihlâslı kullara bir tesirinin olmadığı, olamayacağı birçok Âyet ile sabittir. Bunu Şeytan kendisi de bildirmektedir.

           ŞEYTAN' A ALLAH:
           "SANA UYAN AZGINLARDAN BAŞKA, KULLARIMIN ÜZERİNDE HİÇBİR NÜFUZUN YOKTUR" DEDİ:

           15. Hicr Sûresi 42. Âyet- i Kerîmer(265. Sayfa):
           “42. «Sana uyan azgınlardan başka, kullarımın üzerinde hiçbir nüfuzun yoktur.»

           Buna göre, şeytan' ın istediği yoldan gitmemek, inananların elindedir. Şeytan'a uymadıkları takdirde, Şeytan’ ın, inanan kullar üzerinde hiç bir tesirleri olmayacaktır. Bunu itiraf edenin Şeytan’ ın kendisi  olduğunu:

           ŞEYTAN, "...ZATEN BENİM SİZE KARŞI BİR GÜCÜM YOKTU. ANCAK BEN SİZİ ÇAĞIRDIM,
SİZ DE GELDİNİZ. O HALDE BENİ KINAMAYIN, KENDİ KENDİNİZİ KINAYIN..." DEDİ:

           14. İbrâhim Sûresi 22. Âyet- i Kerîme(259. Sayfa):
           “22. İş bitince şeytan onlara şöyle diyecek: «Şüphesiz ki Allah size gerçek olanı vaad etti, ben de size vaad ettim, ama sonra caydım! Zaten benim size karşı bir gücüm yoktu. Ancak ben sizi (küfür ve isyana) çağırdım, siz de geldiniz. O halde beni kınamayın, kendi kendinizi kınayın! Ne ben sizi kurtarabilirim, ne de siz beni kurtarabilirsiniz! Ben, önceden beni Allah’a ortak koşmanızı da kabul etmemiştim.» Doğrusu zalimler için acı bir azab vardır!”

           Âyet' i ile açıkça ifade etmektedir. Ayrıca:

           ŞEYTAN SADECE KENDİ DOSTLARINI KORKUTABİLİR:
           3. Âl- i İmran Sûresi 175. Âyet- i Kerîme(74. Sayfa):
           “175. (Size o haberi getiren) ancak şeytandır, (sadece) kendi dostlarını korkutabilir. Onlardan korkmayın, eğer mümin iseniz benden korkun.”

           Âyet' inde kendisine dost olmayanları korkutamayacağını kendisi itiraf etmektedir. Yine bir Âyet' te daha:

           ŞEYTAN, ALLAH’ IN İZNİ OLMADIKÇA MÜMİNLERE HİÇ BİR ZARAR VEREMEZ:
           58. Mücâdele Sûresi 10. Âyet- i Kerîme(544. Sayfa):
           “10. Gizli konuşmalar şeytandandır. Bu iman edenleri üzmek içindir. Oysa şeytan, Allah’ın izni olmadıkça, müminlere hiçbir zarar veremez. Müminler Allah’a dayanıp güvensinler.”

           Şeytan' dan korkan insanların, imanlarının tazelenmesi ile, bu Âyet' le insanlara, Allah, Şeytan' dan korkulmayacağının garantisini, vermektedir.

           O VESVESECİ ŞEYTAN,
              -İNSANLARIN GÖĞÜSLERİNE VESVESELER FISILDAR.
              -GEREK CİNLERDEN, GEREK İNSANLARDAN:

           114. Nâs Sûresi (5.- 6.) Âyet- i Kerîmeler(606. Sayfa):


           Bir önceki 114. Nâs Sûresi (1.- 3.) Âyet' lerde yazdıklarım aynı Sûre' deki, (5.- 6.) Âyet' leri de kapsar. Birlikte okunması için bilgilerinize.

           SİZ BENİ BIRAKIP DA İBLİS' İ VE SOYUNU DOSTLAR MI EDİNİYORSUNUZ?:
           18. Kehf Sûresi 50. Âyet- i Kerîme(300. Sayfa):


           ŞEYTANDAN KORKMAYIN, EĞER MÜ' MİN İSENİZ ALLAH' TAN KORKUN:
           3. Âl- i İmran Sûresi 175. Âyet- i Kerîme(74. Sayfa):


           ŞEYTAN SADECE KENDİ DOSTLARINI KOKUTABİLİR:
           3. Âl- i İmran Sûresi 175. Âyet- i Kerîme(74. Sayfa):

           ŞEYTAN, ALLAH’ IN İZNİ OLMADIKÇA MÜMİNLERE HİÇ BİR ZARAR VEREMEZ. MÜMİNLER ALLAH’A DAYANIP GÜVENSİNLER:
           58. Mücâdele Sûresi  10. Âyet- i Kerîme(544. Sayfa):


           ŞEYTAN, İNSANLAR ARASINA, İÇKİ VE KUMAR İLE DÜŞMANLIK VE KİN SOKAR:
           5. Maide Sûresi 91. Âyet- i Kerîme(124. Sayfa):


           “ŞEYTAN İŞİ BİRER PİSLİK” OLAN ŞEYLER:
              -İÇKİ,
              -KUMAR,
              -DİKİLİ TAŞLAR(PUTLAR) VE
              -FAL OKLARIDIR:

           5. Maide Sûresi 90.  Âyet- i Kerîmeler(124. Sayfa):


           Bunlardan kaçının ki, kurtuluşa eresiniz.

           Yasaklanan bu şeylere bulaşmamayı bildiren Allah, bu kötü alışkanlıklardan kaçındığımızda, kurtuluşa ereceğimizin garantisini de vermektedir.

           Şeytan Kıyamet’ e kadar insanların göğüslerine vesvese vererek, yanlışlara sapmalarına sebep olur. Şeytan’ ın nüfuzu onu dost edinenleredir. Dost edindiklerini de, (90.- 91.) Âyet’ lerde Allah’ ın belirttiği, “pislik olan şeyler” ile kandırır/ doğru yoldan çıkarır. Allah’ ı anmaktan, namaz kılmaktan alıkoyar. Ancak aşağıdaki Âyet’ te belirtildiği üzere:

           16. Nahl Sûresi 100. Âyet:

           "100. Şeytanın nüfuzu, ancak onu dost edinenlere ve Allah’a ortak koşanlaradır.”

           Şeytan’ ı dost edinmeyenlere Şeytan’ ın nüfuzu yoktur. Ondan gelebilecek hiçbir kötülük, onlara tesir etmez. İnanmış insanların bunu böylece bilmeleri; Şeytan’ ın vesveselerine kanmamaları gerekmektedir. Hür iradeleriyle:

           “Sen bana hiçbir tesirde bulunamazsın diyerek” Şeytan’ ın vesveselerine karşı gelebilmelidirler. 

           Şeytan' ın karşısında, Allah' ın yardımıyla ve insanlara hiçbir tesirinin olmadığı bilinci ile dimdik durup; karşı koymak ve irademizle yaşantımızın Şeytan' ın vesveselerinden uzak olunması sağlanmalıdır.

           ŞEYTAN, "...ZATEN BENİM SİZE KARŞI BİR GÜCÜM YOKTU. ANCAK BEN SİZİ(KÜFÜR VE İSYANA) ÇAĞIRDIM, SİZ DE GELDİNİZ. O HALDE BENİ KINAMAYIN, KENDİ KENDİNİZİ KINAYIN..." DEDİ:
           14. İbrâhim Sûresi 22. Âyet- i Kerîme(259. Sayfa):

           ŞEYTAN' A ALLAH: "SANA UYAN AZGINLARDAN BAŞKA, KULLARIMIN ÜZERİNDE HİÇBİR NÜFUZUN YOKTUR" DEDİ:
           15. Hicr Sûresi 42. Âyet- i Kerîmer(265. Sayfa):


           İnanan insanlar üzerinde Şeytan' ın nüfuzunun olmadığını, Allah, bu Âyet ile tescillemiştir.

           Şeytan' ın insanlar üzerine tesirlerinin olmadığını Âyet hükmü ile idrak eden bir kimse, Şeytan' ın yalanlarına kanmaz ve kendisine istemedikten sonra zarar veremeyeceğinin bilinci içinde yaşar.

           ŞEYTAN' DAN GELEN KÖTÜ BİR DÜŞÜNCE SENİ DÜRTECEK OLURSA HEMEN ALLAH' A SIĞIN. ÇÜNKÜ ALLAH, HER ŞEYİ İŞİTİR VE BİLİR:
           41. Fussilet Sûresi 36. Âyet- i Kerîme(481. Sayfa):

           Kötülüğe karşı iyilikle muamele etmek; kötülük yapanın dost gibi olmasına sebep olur. Bu olgunluğa ancak:

           -Sabredenler,
           -Hayırdan büyük bir pay sahibi olanlar, kavuşturulur.

           ŞEYTAN' IN NÜFUZU, ANCAK ONU DOST EDİNENLERE VE ALLAH' A ORTAK KOŞANLARADIR:
           16. Nahl Sûresi 100. Âyet- i Kerîmeler(279. Sayfa):


           ŞEYTANLAR HEM İNSANLARDAN, HEM DE CİNLERDENDİR:
           6. En’ âm Sûresi 112. Âyet- i Kerîme(143. Sayfa):


           Bu Âyet' de, Peygamberlere düşman olanların şeytanlar olduğunu ve şeytanların da insanlardan ve cinlerden olduğunu öğrenmiş olduk.

           "... Bunlar birbirini aldatmak için süslü sözlerle vesvese verirler..." cümlesinden, insan ve cin şeytanların insanlara ve cinlere vesvese verdikleri bildirilmektedir. İnsanların göğüslerine vesvese vermeleri Nas Sûresi’ nin 5. Âyet’ inde de bildirilmiştir.

           ŞEYTANLAR ONLARI(ALLAH' IN ZİKRİNDEN YÜZ ÇEVİRENLERİ) YOLDAN ÇIKARIRLAR. ONLAR DA KENDİLERİNİN DOĞRU YOLDA OLDUKLARINI SANIRLAR:
           43. Zuhruf Sûresi (36.- 37.) Âyet- i Kerîmeler(493. Sayfa):


           Allah’ ın zikri her mü’ min’ e farzdır. Allah’ ın zikrinden uzak olunmaması gerekir. Allah’ ın zikrinden uzak olanlara şeytanın musallat olması, diğer taraftan, Allah’ ın zikri ile hem hâl olanlara şeytanın zarar veremeyeceği, o kişiye musallat olamayacağı anlamına gelir.

           Şeytanlar Allah’ ın zikrinden uzak olanlara musallat olurlar. Zira Allah’ ın zikrinden uzaklaşanlar, Allah’ ın Âyet’ lerle verilen korumasından mahrum kalırlar; dolayısı ile Şeytan da bu kimselere musallat olur. Onları baştan çıkarırlar. Onlar da kendilerinin doğru yolda olduklarını zannederler.

           ŞEYTANLAR YÜKSEK MELEKLER TOPLULUĞUNU DİNLEYEMEZLER, UZAKLAŞTIRILIRLAR:
           37. Sâffât Sûresi  (8.- 9.) Âyet- i Kerîmeler(447. Sayfa):


           ŞEYTANLARIN KİMİN ÜZERİNE İNECEĞİNİ SİZE HABER VEREYİM Mİ? ŞEYTANLAR:
              -GÜNAHA,
              -İFTİRAYA DÜŞKÜN OLAN HERKESİN ÜZERİNE İNERLER:

           26. Şuarâ Sûresi (221.- 222.) Âyet- i Kerîmeler(377. Sayfa):


           Saygıarımla 06.10.2022 08:29
10
KUR' AN ÂYETLERİ(007) / ALLAH’ IN NİMETİNİ SAYMAK İSTERSENİZ SAYAMAZSINIZ
« Son İleti Gönderen: is Ekim 30, 2022, 12:13:20 ÖÖ »
ALLAH’ IN NİMETİNİ SAYMAK İSTERSENİZ SAYAMAZSINIZ
YERDE VE GÖKTE, HİÇBİR ŞEY ALLAH' TAN GİZLİ KALMAZ
KUR’ AN, İNSANLARA GÖNDERİLMİŞ BİR TEBLİĞDİR



           İNSANLARIN KENDİSİNDEN İSTEYEBİLECEĞİ HERŞEYİ VEREN, ALLAH’ TIR.

           ALLAH’ IN NİMETİNİ SAYMAK İSTERSENİZ SAYAMAZSINIZ:

           14. İbrâhim Sûresi 34. Âyet- i Kerîme(261. Sayfa):
           “34- O, Kendisinden isteyebileceğiniz her şeyi size verdi. Allah'ın nimetini saymak isterseniz sayamazsınız! Doğrusu insan çok zalim, çok nankördür.”


           Âyet- i Kerîme’ nin anlamına vâkıf olabilecek kimseler takdir ederler ki, bu bir MÛCİZE anlam taşımaktadır.

           Burada gelecekte insanların isteyebileceği her şeyden kasıt, faydamıza sunulabilecek her şeyin bizim istikbaldeki isteklerimizi, SONSUZ GELECEKTE VE SONSUZ GEÇMİŞTE BİR ANDA BULUNABİLEN ALLAH, insanların emrine sunmuştur. Daha nice nimetlerin kendilerine verileceğini insanlar da bilmemekte; ancak ilim adamları yaptıkları çalışmalarda, hangi konularda neler elde edebileceklerinin haberlerini/ işaretlerini verebilmektedirler.

***

           YERDE VE GÖKTE, HİÇBİR ŞEY ALLAH' TAN GİZLİ KALMAZ:
           14. İbrâhim Sûresi 38. Âyet- i Kerîme(261. Sayfa):
           "38. Ey Rabbimiz! Sen bizim gizlediğimizi de açığa vurduğumuzu da şüphesiz bilirsin. Çünkü yerde ve gökte, hiçbir şey Allah’tan gizli kalmaz."

***

           KUR’ AN, AKIL SAHİPLERİ İÇİN:
           -KENDİSİYLE(KUR’ AN’ LA) UYARILSINLAR,
           -ALLAH’ IN ANCAK BİR TEK İLÂH OLDUĞUNU BİLSİNLER VE
           -AKIL SAHİPLERİ ÖĞÜT ALSINLAR DİYE
           -İNSANLARA GÖNDERİLMİŞ BİR TEBLİĞDİR:

           14. İbrâhim Sûresi 52. Âyet- i Kerîme(262. Sayfa):
           “52. Bu Kur’ân, kendisiyle uyarılsınlar, Allah’ın ancak bir tek ilâh olduğunu bilsinler ve akıl sahipleri öğüt alsınlar diye insanlara gönderilmiş bir tebliğdir.”


Saygılarımla. 29.10.2022 0011

ÖNEMLİ NOT:

           1-) KİTABIMIN FORMATI GEREĞİ:

           1- EZBERLEMEMİZ GEREKEN ÂYET' LERİ KISACA BAŞLANGIÇ CÜMLESİNE KIRMIZI FONTLA;
           2- ALTINA SÛRE NUMARASI, SÛRE ADI, ÂYET NUMARASI, HANGİ SAYFADA OLDUĞUNU MAVİ FONTLA;
           3- ÂYET MEÂLİNİ SİYAH FONTLA YAZMAKTAYIM.

           BU FORMAT, TEKRAR ETMELERİ BARINDIRSA DA, OKUMADA GERİ DÖNMELERİ ÖNLEME AÇISINDAN ZAMAN KAZANDIRACAĞI İÇİN, FAYDALI OLACAKTIR KANAATİNDEYİM.

           2-) KİTAPTAN DAHA FAZLA OKUYUCUYA ULAŞABİLECEĞİM İÇİN, SİTEMDE(www.koseyazilarinayorumlar.com), TÜM AÇIKLAMALI ÂYET’ LERİ SUNMAKTAYIM, İNŞALLAH!
Sayfa: [1] 2 3 ... 10