Gönderen Konu: KORKUYORUM. ÇÜNKÜ NEDEN?  (Okunma sayısı 32361 defa)

is

  • Ziyaretçi
KORKUYORUM. ÇÜNKÜ NEDEN?
« : Temmuz 19, 2013, 01:18:19 ÖÖ »
"KORKUYORUM. ÇÜNKÜ NEDEN?"

           Bir sitenin sorduğu, "Korkuyorum. Çünkü neden?" sorusuna yazılmış bir kısım yorumlara baktığımda, yorumların ciddiyetten uzak olanlarına üzülmemek elde değildir. Zira her insanın mutlaka korkuları olacaktır. En basit örnek olarak annelerin çocuklarını yetiştirirken; onların üzerlerine titremeleri, olabilecek tehlikelerden korkmaları sonucu, kendilerini çocuklarını devamlı koruma durumunda kalma mecburiyetinde hissetmeleri; tek kelimeyle tüm annelere verilmiş duygulardan vazgeçilmez olanıdır. Anneler her dakika, her gün korkularla evlâtlarını okullarına, işlerine gönderirler, ancak korkularını hiçbir zaman bırakamazlar. Bir noktada bu korkuları evlât sevgisinden ileri gelen, vazgeçilmez korkulardan olarak hayatlarının her karesine işlenir. Bir annenin ömür boyu çocuklarının sağlık ve sıhhatleri konusunda, devamlı teyakkuz halinde olmaları/ diken üstünde bulunmaları yadırganmamalıdır. Anne ömür boyu o korkularla hem- hal olarak yaşamasını bir hayat tarzı olarak benimsemiştir. Bundan vazgeçmesi düşünülemez.

           Elbette herkesin korkuları olacaktır. Ancak korkular sadece kendi yaşantımızdaki, bizleri huzursuz eden korkular olmamalı; sadece yakınlarımızın yaşantıları ile ilgili korkuları yaşamamalıyız. Sosyal yaşantımız içerisinde, bilinçli fertler olarak, herkesten, her olaydan sorumlu kimseler olduğumuzun farkında olmalıyız. Geniş mânâda bir milletin birbirlerinden sorumlu birer ferdi olarak, yaşayabilirsek; o zaman biz insanlığımızın farkına varma kapasitesine ulaştık demektir. Aksi takdirde insanlığımızın farkına varmadan, insanlığımızın gereklerini yerine getirmeden yaşıyoruz anlamı çıkar ki, bu hiçbir kimsenin arzu edeceği yaşam şekli değildir.

           Bizler bencil birer varlık seviyesine inerek yaşamaya kalkarsak, insanlara has güzellikleri kaybederiz. Bir müddet sonra, aklımız başımıza geldiğinde, kendimizden nefret eder hâle geliriz. Aklımız başımıza gelmezse; o zaman da insanî duygu ve düşüncelerden uzak, sorumlu olduğumuz konularda, hiç kimseye faydası dokunmayan, neticede de, kendimizi asalak yaşamaya mahkûm etmiş bir kimse olarak, yaşantımızı devam ettirme gayreti içerisinde oluruz.

           Bu nedenle korkularımızın olmasını normal karşılamamız gerekir. Bir şeylerden korkmak bir zaaf değil; bilakis gelecek günlerde tedbirli olmamızın ana sebeplerinden biridir. Bu nedenle korkmalıyız. Korkmadan yaşamak, biraz da tâbiri câiz ise, “vurdumduymaz yaşamak” ile eşdeğer görülebilir. Bir kısım insanımız, ben korkmadan yaşarım. Korkmam için hiçbir sebep yok diyebilirler. Doğrudur. Korkmamıza hiçbir sebep yoktur. Ancak aşağıdaki korkularımızı bertaraf etmemiz ile korkusuzluğun gündeme gelmesi daha doğru olmaz mı? Korkularımızdan bazılarını, sitede sorulan şekli ile, "Korkuyorum. Çünkü neden" diyerek cevaplamaya çalışalım:

           Korkuyorum. Çünkü neden? Gençlerimizin içki, sigara, uyuşturucu alışkanlıklarına kapılmalarından korkuyorum. Çünkü, iki sene öncesinde, akciğer kanseri olanların % 80- 85' inin, sigara içenler olduğu tespit edilmişken; bu günlerde , akciğer kanseri olanların % 90- 95' inin(% 100 demek suretiyle üzerine basarak belirten doktorlarımızı televizyonlardan izledik), sigara içenler olduğu ilim adamlarınca belirtilmektedir.
     
           Korkuyorum. Çünkü neden? Yabancı hayranlığının, gençlerimiz arasında yayılmasından korkuyorum. Çünkü, yabancılarla kaynaşmak, dost olmak başka; onların yaşadıkları gibi yaşamak başkadır. Bu bilince ulaşmadan taklitçi durumuna düşenler; taklit edilen kimseler tarafından, hiçte umursanmadıklarından; taklit edenlerin, şahsiyetsizliğe mahkûm olabileceklerinden korkuyorum.

           Korkuyorum. Çünkü neden? Marka bağımlılığından korkuyorum. Çünkü, aynı ayarda yerlisi varken; ve Avrupa’ da satın alınan(bilhassa giysilerin) malzemelerin yapım yeri(markalı giyecekler de dâhil) memleketimizken, dışarıdan geldi diye alınan maddelere verilen paraların, ileride bu milletin ekonomik esâretini getireceğinden korkuyorum.

           Korkuyorum. Çünkü neden? Televizyon karşısında, beyin güçlerini kullanamayacak bir neslin oluşmasından korkuyorum. Çünkü, televizyonların, insanları kendi başlarına düşünemez hale getireceğini, ilk televizyon yayınları başladığında, psikologlarımız devamlı söylediler; dikkatleri çektiler. Ne var ki, bu günlerde bu zararından bahseden kalmadı. Bu nedenle de gençlerimizin hiçbir işe yaramaz, beyin güçlerini kullanamaz insanlar olmalarından korkuyorum.

           Korkuyorum. Çünkü neden? İnternet bağımlılığının, gençlerde sadece internet oyunları oynamalarına has olmasından korkuyorum. Çünkü, internetin nimetlerinden faydalanması gereken gençlerimizin, internet kafelerde geçirdikleri zamanları düşünüyorum ve endişe duymadan edemiyorum. Korkuyorum.

           Korkuyorum. Çünkü neden? Kitap okumayan bir neslin yetişmesinden korkuyorum. Çünkü, tarihini bilmeyen bir neslin yetiştirilmesi için gayretler çoğalmışken; okumaya heves etmeyen gençlerimizin çoğalmasından korkuyorum.

           Korkuyorum. Çünkü neden? İşsizlik nedeni ile, ailelerinin varlığına güvenerek, iş aramayan, çalışma arzusu olmayan bir gençliğin çoğalmasından korkuyorum. Çünkü, hazır ve kolay kazanç yollarını arayanların çoğalmaya başladığı bu günlerde, çalışmaktan vazgeçmiş, iş yok bahanesiyle iş aramaz olmuş bir neslin yetişmesinden korkuyorum.

           Korkuyorum. Çünkü neden? Gençlerin basit matematik hesap yapmamalarından korkuyorum. Çünkü, ayda yüzlerce lira cep telefonu faturalarını, asgarî ücretli ailelerinin sırtına yüklerken; vicdanî kanaatlerinde en ufak bir pişmanlık hissi görülmeyen gençlerin çoğalmasından korkuyorum.

           Yine basit bir matematik hesap yapamayan gençlerin, babasının aylık kazancı olan asgarî ücret kadar bedelle markalı cep telefonlarını almaları bir yana, en ufak bir huzursuzluk duymadan yaşayabilen, bu gençlerin, akıllanmamalarından korkuyorum.

           Korkmadığımız ne var ki. Her şeyden korkuyoruz.

           Korkmadığımız günlerin yakın olması dileklerimle…

           Saygılarımla... 29.04.2009

           ÖNEMLİ NOT: "KORKUYORUM. ÇÜNKÜ NEDEN?" konusu, önemi nedeniyle ve köşe yazısı olarak hazırlandığı için, "KÖŞE YAZILARI" ANA BAŞLIĞI altındaki, hem "KORKULARIMIZ", hem de “KÖŞE YAZILARIMIZ” ALT BAŞLIKLARI' na aynen yazılmıştır. Bilgilerinize.
« Son Düzenleme: Şubat 23, 2020, 11:50:57 ÖÖ Gönderen: is »